Ölüm Divanı Şiiri Şiiri - Bedirhan Altın

Tren çanları gelir uzaklardan,
Her adım da şimşekler çakar beynimde.
Sözler ipekten bir asfalt gibi örerken şehri,
Bir söz tutulur dolunay vaktinde.
Bilinmez eller çöker boğazıma,
Son çırpınışlar çocuk tedirginliğindeki yürekte.
Akrep ve yelkovanın bitmek bilmez oyunudur bu,
Tan yerinden habersiz uzanırken kabirde...
Beyazlar al, allar beyaz,
Harfler karmaşa içinde tutarlar yas.
Sessiz bir düğün evidir,
Karanlık, çaresizler diyarında.
Yanıyor geceler,
Tulumbacılar cinler...
Bir telaştır, peşi sıra vurur kazmalar,
Hüzün cumhuriyetinde düğün vaktidir,
Gece ayakta tutulur, cinlerin düğününde...
Bulanık, ucu yanık çeyizler serilmiş üzerine,
Dağlar yol yapmış vuslata...
Siyah gelinlik giymiş gelin,
Ayak parmakları heyecandan buzul çalar,
Duvağı çamur, gözyaşı...
Uzanıp, seyir eyleme vaktidir artık,
Cansız bedenler arasındaki canları...
Tren çanları gelir uzaklardan,
Her adım da şimşekler çakar beynimde.
Sözler ipekten bir asfalt gibi örerken şehri,
Bir söz tutulur dolunay vaktinde.
Bilinmez eller çöker boğazıma,
Son çırpınışlar çocuk tedirginliğindeki yürekte.
Akrep ve yelkovanın bitmek bilmez oyunudur bu,
Tan yerinden habersiz uzanırken kabirde...
Beyazlar al, allar beyaz,
Harfler karmaşa içinde tutarlar yas.
Sessiz bir düğün evidir,
Karanlık, çaresizler diyarında.
Yanıyor geceler,
Tulumbacılar cinler...
Bir telaştır, peşi sıra vurur kazmalar,
Hüzün cumhuriyetinde düğün vaktidir,
Gece ayakta tutulur, cinlerin düğününde...
Bulanık, ucu yanık çeyizler serilmiş üzerine,
Dağlar yol yapmış vuslata...
Siyah gelinlik giymiş gelin,
Ayak parmakları heyecandan buzul çalar,
Duvağı çamur, gözyaşı...
Uzanıp, seyir eyleme vaktidir artık,
Cansız bedenler arasındaki canları...
Görüyor musun?
Musalla taşında mahkemeler kuruluyor,
Kadılar ruhsuz, derviş makamı yorgun...
Açılan kapılardan, canı uzak diyarlara uğurlarken,
Gecenin isi çökmüş üzerine,
Sözler yorgun ve mecalsiz halde,
Eller semâda...
Son kelâm dile gelir arz-u halde;
''Yıldızlar arasında Hızır'ı arar bir çift göz,
Kalsın benim davam, divâna kalsın...''