Babamın elleri una bulanmıştı
Alnında ter,
zerrelerinde vuslat vardı..
Ben üç yaşındaydım
Banklara oturup martıları seyretmemden epey önce
Arada 17 yaşındaki birinin ömrü vardı..
Büyüdüm tayflar değdi tenime
Babam alnının teriyle girdi mezara
Ovalarda koşasım vardı
Şehirdeydim.
Babamın evinde.
Dedim ya üç yaşındaydım
Anlattılar sadece
Hayvan çiftliğindeki deveye
Çölü bağırmak nasılsa
Bu da öyleydi..
Babamın bedeni toprağa bulanmıştı
Bir olmuştu sanki et, toprak
İnsanın harcı sarmıştı insanı
İnsan harca dolanmıştı..
Biliyorum ömürden çalınır
Ölümden asla
Çünkü;
Ölüm bütün gerçekliğimiz, apansız
Yaşamaksa en büyük yalanımız..
Hangi el una bulanırsa
Hangi işle yorulup alın teri akıtırsa insan
Şu da var;
Bütün uğraşlar bizi ölüme götüren yolmuş
Bir bakıma.
Sokak lambaları geceleri yanarmış
Gündüzleri ise kapalı..
Güneşin yeryüzüne doğuşuna içerlenirmiş
Diyebilirsin bir bakıma..
Kayıt Tarihi : 14.6.2015 01:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!