Hislerimin perişanlığıdır hissettiğim
Verdiğin pişmanlık duygusunda.
Gel gör ki bu karanlık buhranlarda
Çırpınırım Sokak çocuğu gibi..
Korkumdandır anlamsız hallerim
Yapamam, Kaldıramam gafleti
Bıraksam mı tutunsam mı bilemem
Gönül beslese bile dışa vurmam nefreti
Saklasam mı Göstersem mi bilemem..
Kan ağlar gözlerim gizler yaşını
Hiç asker gelmezdi bu köye.
Gelivermişti aniden bir tabur.
Durdu zırhlı araç Adil amcanın evinin önünde,
İndi Salih Albay arkasında Mesut Üsteğmen..
Açtı kapıyı Adil Amca,
Kaç ömür daha beklerim seni.
Kaç kere daha kırılabilir ki kalbim.
Umursamaz oldum sanki gitmeni,
Öylece bithap öylece yorgun halim.
Seni sevebilmek için verdim ömrümü,
Su gibi duru, Yel gibi sade
Sevgi kadar masum gözlerine
Fırtınalı, savurgan bir aşk benimkisi.
Dokunsam ellerine baksam yüzüne
Dökülse dudaklarımdan aşk sözcükleri.
Hastayım, bithap haldeyim.
Kolay değil çözülemez derdim.
Ömrümü ayaklarına serdim,
Ama artık bende bittim..
Sözüm vardı sana, tuttum.
Dünyaya hükmeder bir avuç yahudi,
Yalnız biri dur der Türk Mehmedi.
Uzanmıyorsa Müslümanın, Müslümana Eli,
Yazıklar olsun sana Muhammed'in(s.a.v) ümmedi..
Bebeler feryad eder ana kucağında,
Özlüyorum,
Gün geçerken, biterken
Varlığını özlüyorum.
Gözlerini;
Dalıp giderken binbir sıkıntıyla
Görüp huzur bulduğum
Dikilmişiz ansızın bir sabah
Bize bakmış İstanbul
Biz ona.
Gülümsemişiz yeni açan mehtaba,
Kızkulesi bile gülümser olmuş bize.
Her tepeden çıkan sesler,
Sonbaharda yeşerir ağaçlar.
Yazın yağar kar yüksek tepelere.
Akşamleyin doğar güneş,
Isıtır ılımıyla çağlayan derelere..
Üç korner bir penaltı eder,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!