Sokak lambasının altında ağlar
Şefkat mağduru bir çocuk
Zamanın çobanı öldüğünü fark ettiğinde
Düşündü çocuk
Nerede bu ormanların zümrüt kalbi
Sömürdünüz renkleri fabrikalarla
Demircinin bir kılıcı dövmesini andıran sesi
İlk bakışla çakılı kaldı akrep ile yelkovan arasında
Ne bardaktaki su damlası ulaşabildi anasona
Ne de sigaradaki ateş yerini bırakabildi gri tonuna
"Aşk" diyordu buna
Son nefesini vermeye hazırlanan adam
Bulutlardan resim yaparken sen
Sonsuzluğu içerek öylece durup baksam
Utangaç bahar saklanan gözlerine
Uçururken avare gökyüzünde çiy taneleri yüklü uçurtmanı sen
Bakire şarkılardan taç yapıp taksam
Bir kadın tanıdım
Yosun tutmayan bu şehrin pinhan kalmış yerlerinde
Nakkaş gibi işlemiş sokaklara yağmurdan ıslanan saçlarının kokusu
Tasavvur ederim inceliğin inceldiği yerden kopuşunu
eskimeyen bir efkarla
Bir kadın tanıdım
Kendince kadim bir söz taşır mezar taşında
Medeniyet ışıklarından ırak bu asi yamaçların ardında
Yalvaç misali dolanırken der "Ne yüce öğretmen inziva"
Gel, gör, duy, hisset ve anla
Firuzeden prusyaya çalan denizin kıvrılışını
Cahile karanlığın ışıktan evvel yayılışını
Ya işte gülümseyen sabahım, kırlangıç telaşlım, gelinciği gamzesinde konaklatanım
Bize öyle bir "Olmaz" dediler
Gövdesinden yarıldı ağaçlar
Halbuki bilmezler
Nasıl da kalbi sızlar dünyanın
Rüzgar başağa, yağmur yaprağa,
Sokaklar dinlenirken gecenin bağrında
Bir gamlı baykuş haykırır
Bendeki seni hıçkırarak uyandırıyorsa
Şefkatiyle saran sokaktaki lambalar
Sarı bir ona bir de sana yakıştığındandır
Bahar şırıltıları esip giderken saçlarından
Saflığın ve telaşlı yanınla gel
Nisan çığlıkları atan ırmaktan
Susar kuşlar kıskanırlar sen konuşurken
Unutabileceğimi anımsatmadan gel
Bilmiyorum
Güneş ne zaman doğar
Yürüyorum doğuya
Ne kadar uzaklaşıyorsam
O kadar yaklaşıyormuşum aslında
Başlangıç noktasına
Sıkılmadın mı balkonsuz evlerden, döner koltuklardan
Metropol zebanilerinden, gelecek kaygısından
Siyasetçilerden, enflasyondan, rakamlardan, yalanlardan..
Off... hayır hayır böyle ölmemeliyiz
Bak dışarıda, gökyüzünde lunapark şenliği var
Elinden elma şekeri alınmış çocuk gibi durma öyle, kalk hadi



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!