Gönlümün defterini okutur mu, söyle Nihal’im?
Yazdırdığın her satıra inanayım mı ben?
Yoksa bu garip gönlüm, senin adını fısıldarken,
Sır kapılarını mı açar, yoksa mat mı eder beni?
Aşk ki hep ateşle, dumanla işler;
Öyle bir yanıştır ki, külleri bile nur eyler.
Eğer bu gönül senin sırrınla yazarsa, Nihal’im,
Hile değil, hakikatin nakışıdır kâğıtlara düşen.
Gözlerime yağmurlar yükledikçe hasret,
Sesime karışan, senin yüreğinin yankısıdır.
Dilim lâl olsa da, gönül seninle konuşur;
Mahirdir çünkü, senden alır nefesini.
Gurbetle yanmış bir gönül sever mi kışı?
Senin bakışın iksirdir, üşüyen canıma.
Bir damla yaşın deryalara kavuşur;
Zira senin gözlerin denize nazırdır, Nihal’im.
Gel deseydin eğer, gönlünü bana açıp,
Gönlüm elime düşer, bütün sırlar dile gelirdi.
Adını yazıp yanıma gelsen bir gün,
Anlardım: bu garip gönlüm Hak için yanar, Nihal’im.
Kayıt Tarihi : 18.9.2025 17:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!