Seni senden koruduğumu, üzerine titrediğimi
Nereden bileceksin
Uyuya kaldığında saatlerce nefes alışını dinlediğimi
Nereden duyacaksın
Uzaklardan bir şekilde gülüşünü GÖRMEK için ne çabalar sarf ettiğimi
Nereden çözeceksin
Öyle yukardan bakarken o kalabalığın içinde çarpan kalbimi
Nereden göreceksin
Ne kadarda haklıymışsın
Sen ki Kafdağı'nın ardındaki
Mercan tarlasının en nadide yıldızı
Bulutların üstündeki kar tanesi
Piramidin en üst noktasındaki altın levha.
Değer biçilemeyen altın elbise
Seni uzaktan sevmek kumru sesi
Göz ucunla bakmanla içim yanarsa
Korkuyorum
Korkuyorum. Korkuyorum
Razıyım buradan bakmaya Güldüğünü, Mutlu olduğunu bilmeye
Seni buradan sevmek, yetiyor bana
Ulaşılmazsın; kale burçlarısın ya
Sen hiç içi acıyan bir kadının,
Şiir okurken çığlığını duydun mu?
Gözünü yumduğunda hıçkırığıyla yandın mı?
Yüzünü yunmadan
Zorlasan düşünsen hele
O rüyadan ne kalmış diye
Yoksa kalan pişmanlık mıdır.
Vaz geçmişsen olandan bitenden
Gök yarılsa, Tufan olsa, piyango vursa
Kamberler cumbanın altında Serenat’a dursa
Saçına tarağın değmesine neden olsa
Duydum ki tavada bazlama yapıyormuşsun
İnan kokusu geldi ne yalan söyleyeyim
Buram, buram
Bir Bülent i kaybedince anlarsın
O güzel gözlerinin duyu olmaktan öte olmadığını
Yıkma ağaçları ne olur
Dibindeki kasımpatılara acı
Kıymetler tenekeneymiş bilememişim
Senin değer vasfına erişememişim
Ya ben versiyon üstündeydim
Ya sen kimsesizler seviyesindeydin
Kayıt Tarihi : 16.12.2025 22:11:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!