Benim adım Mika .
Kırık camlar arasından sıyrılarak çıktım.
Her birini küçük fikirlerimle yonttum.
Kendi ilkelerim ile kabzettim kendimi.
Her birinin imhası da yine kendimdendir.
Harap ettiğim topraklardan
keşfettiğim ılıcalar ile yeşerdim.
Dikenlerden örülmüş süzgeçlerde süzüldüm.
Her defasında
kendi sömürgeme ılgıt ılgıt işlendim.
Kara boşlukları tanıdım, yol beğenebilecek kadar.
Ancak ,kendi yörüngemden çıkamadım.
Kendi mahallemde fersizleştiğim her an
Bir portre misali akıyor zihnimde .
Kendi rüyam , kendi dünyam
Bana bu dünyayı benimsememek öğretilmişken,
Şimdi ben ,nasıl mutlu olmak isteyebilirim ?
U-mutlu olmak ?
Sesler , sözler , gölgeler
Üzgünüm ,
ama üzgün olmanın yetmediği bir dünyadayım.
Peki ya, bütün bunlar
Doğum sancısı mı , karın ağrısı mı sevgilim?
Ses ver .
Kayıt Tarihi : 9.6.2021 14:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

beğeni ile okudum
TÜM YORUMLAR (2)