Mutualizm Şiiri - Kaan Gülsatan

Zanneden, bizden faydalandığını birtakım insanlar mutualizmden haberdar değiller.

Kullandığını sanıyordu beni;
yazık, ne safmış oysaki..
Oy saki oy.. Biraz daha koy.
Anca unuturum bağrımda açtığını sandığı yaraları.
Biz ne yaralar kapattık bağrımızda bir bilsen,
dönüp bakacak yüzün olmazdı attığın çiziklere.

Yorgunum, çok..
Uyumaya çalışıyor içimdeki centilmen çocuk,
ancak ben; sağa sola bakıyorum durmadan.
Mahallenizin sevimli zamparası olarak.
Kapanmadan mekanın barı,
son içkimi söyleme niyetindeyim hala.
Son içkimden önceki son içkimi.
Kafamda malum kombi markasının reklam jeneriği.

Sahi şu kız takılmaz mı benle acaba biraz daha.
Gitmelisin dedim yanına, o değil oğlum sarı olana.
Kadehimdeki cinin, sodayla olan ilişkisine dayanaraktan,
son kez dayandım bar tezgahına.
"Ee, nasıl gidiyor düştü mü birileri?" dedim,
"Yok ya bu gidişle başına kaldım." dedi.
Zamparalar arası çekim kuvvetinden ileri geliyordu bu özgüven.
Kaşındaki pirsinginden öptüm.
Kafamda hep bi' güneş tutulması, yan yana geldiğimizde.

"Bana gidelim, sabah işim gücüm var." dedi,
olur dedim gittik.
Açık televizyonda tuhaf bir yemek programı,
saat gece üç, bilemiyorum saymadım aslında. Belki dört.
Gece gece zıkkım yiyin diyorum içimden,
dışım edepsiz şeyler sayıklıyor bir çift soluk mavi göze bakarken.
Bir metronom gibi, 4/4 ile ritim tutuyorum.
Heyecanlandığımda araya ikilik notalar giriyordu,
yorulduğumda minik suslar.
Kafamda Katy Perry, dört zamanlı şarkılarını sırayla söylüyor.

Uyandığımda sabah,
hiçbir şey olmamış gibi kalkıp giyiniyorum.
Mutfağa uğrayıp bir bardak su içiyorum çıkmadan önce.
Yatak bomboş, yola koyuluyorum ne kötü bir hismiş bu be diyerek yol boyunca.
Bir daha kimseyi yalnız bırakıp gitmesem mi acaba diye düşünüyorum yol boyu.
Yok yok, böyle iyi. Hayal gördüm sansın kahpeler.
Kafamda kimsesiz ve muhtaç düşünceler, el açıyorlar bana yarın yine gel diye.

İçimdeki centilmen çocuğa devrediyorum kendimi,
beni işe götürüp getiriyor.
Bense mağarama giriyorum zihnimdeki,
biraz dinlendirip kendimi bu akşamki maceraya kadar.
Kalabalığa karışıyorum.
Kafamda akşamdan kalan bir uğultu, eşlik ediyor dört zamanlı zonklamaya.
Bir sigara yakıyorum. Tam dört zamanlı.
"Do-re-mi-faydalandım senden, ben sandığının aksine."