Masmavi bir denizde,
tek başına kalmış bir yunus gibiyim.
etrafım boş yüreğim bomboş..
gönlünde mutedir sevdalarım yok artık..!
Ne de güzeldi her şey;
Yürekler sızlıyor,
gözler ağlıyor,
erciyes patlıyor,
ciğerler yanıyor,
ve bir yiğit;
haykırmak için
Elem kokulu, meçhul şehrin
İzlerinden sesleniyorum sana.
Ölüm yüzlü bu kaldırımın üzerinde,
İki büklüm hala seni bekliyorum…
Bu mektup sana:
Bahrla birlikte sen geldin aklıma...
Uzak diyarlardan sessiz köşelerden.
Yüreğimin gitmek isteyipte gidemediği yerlerden,
Şöyle bir dere kenarından,yeşil çimenlerden,
Kurşun gibi oturdun kalbime, sen geldi aklıma.
Rüzgarın, uğuldayan sesi,
Ürpertir,beni her gece...
Bulutlardan inen,
Yağmurun sesi,
Nağme olur şiirlerime,her hece...
Karartın da kayboldu;
Senden sonra.
Uzaklara karıştı,
Yavaşça süzüldü.
Kırlangıçlar görmedi;
Bülbüller de sustu.
Hep tren yollarına biriktiriyorum hüznümü,
Yollarda avunuyorum, yollarda ağlıyorum.
Ama sen olmuyorsun nedense,
Sen; avutmuyorsun beni ıssız yollarda,
Yollar bitmiyor ben tükeniyorum,
Girdap gittikçe büyüyor ben çıkamıyorum,
Yine dardayım, yine yorgun.
Yakına yakına oldum kendime dargın.
Yüreğim çok yoruldu,gözlerim de baygın.
Hasret bana göre değil vesselam...
Gözlerim yaşlanıyor,kalbim paslanıyor.
Yatağım mezarım,
Hem yatarım, hem kazarım.
Sen gelme sakın,
Mezarını elimle kazarım...
Sen isteseydin adımı,sanımı,
Gururu onuru atar gelirdim,
Arkadaş dost bilmeseydin yâdımı,
Derde kedere batar gelirdim.
Bilsem ki bulutlar ağlamaz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!