Her musanın bir nemrudu bulunur,
Akıl ile nemrud suda boğulur,
Aman yavaş hızlı giden yorulur
Yavaş yürü demedim mi ben sana.
Köprü varya altı keskin uçurum.
Ömrümü sebil ettim ham hayaller peşinde,
Yedim elli seneyi gündüzleri kâr saydım,
Bir türlü öğrenmedim yerinde dinlemeyi,
Uykusuz kaldığım o geceleri kâr saydım.
Akıllıca oturup doğruca düşünmedim,
Unutma
Sanki dünyanın umrundasın,
Seni düşünüyor her gün.
Unutma dostum;
Umrunda bile değilsin.
Olmayalım ayrı gayrı,
Gelin dostlar bir olalım,
Yoktur birin birden farkı,
Gelin dostlar bir olalım.
Bir yaratmaş Allah bizi,
Seni düşünüyorum ey sevgili;
Dünyaya geldiğin o günü
Rebuevvel ayının onikinci gününü
O gün cihan nura boğulmuş.
Zillet üzerine nur, zulmet üzerine özgürlük,
Karanlık üzerine aydınlık,
İşgallerin arkasından;
Vahşetlere ağladık,
Yunan,Bulgar,Rus, Çin, Ermeni, İtalyan,Fransız vahşeti;
Hepsini sıraladık,
Gün oldu yaramıza tuz bastık,
Acılarla kıvransakta
Dostluk kaf dağından daha ötede,
Ulaşılmayan bir sır olmamalı.
Dostluk çölde serap görürcesine;
Hayal aleminde sır olmamalı.
Dostluk güven demek, güven duymaktır,
Boşa gururlanma ey ben-i adem,
Ansızın dünyadan göçer gidersin.
Ecel fermanına engel olunmaz,
Rüzgârın önünde tozar gidersin.
Sevgiyi erdem et kırma kalpleri,
Dağ çalıya,Tarhanada apdal'a,
Galdı gardaş; bilmem haberin var mı?
Kurtlar, tilki ile aynı havaya,
Girdi gardaş; bilmem haberin var mı?
Kader insan oğluna çizilen hayat yolu,
Silkinip kalkmakta var,
Eğer yazılmışsa alnına çile çekmek,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!