Berberin temiz olur elleri
Çok çabuk traş eder kelleri
Ayakta durur ağrır belleri
Susmadan konuşur dilleri.
Önünde ayna, vurur fırçayı
Anadolu'dan her yerden gelmiş insanlar
Gündüz'ü kalabalık başka geceleri başka
Etrafına baktığın zaman denizi tarihi başka
Camiler minareleri zikr ediyor konuşuyor güzel istanbul
Şişhane kulesi Sultan Ahmet'de Topkapı Sarayı
Ah dağlar sen ne dağlarsın,
Kardan kemerin bağlarsın,
Lale, sümbül sende biter,
Niçin ah çeker ağlarsın.
Baharda akar suların,
İzmir'de var Narlıdere
Kurbanım geldiğin yere
Hayatta bir kere sevdim
Sorma buralar nere.
Başındaki düz tacını
İstanbul'a kar yağdı eridi buzlar
Ayakları kaydı yere düştü kızlar
Odun kömür bitti içimiz sızlar
Kış güle güle gelsin bahar ile yazlar
Soğuktan arabaya zincir takamadık
Sevdiğim kız giymiş fistanı
Etkiliyor gafil insanı
Bakınca ona güzel güler
Hayatım acı tatlı sürer
Yürüyüşü yumuşak sanki
Zenginler der para para
Kalpleri olmuş kapkara
İçerisinde bitmeyen yara
Para nedir, nerde edep haya?
Doğru olmak güzeldir
Dağların üstünde bulutlu duman
Allah bana da vermiş güzel iman
Mezarlık da kurulu benim yuvam
Doğru söylüyorum banada inan
Çünkü hepimizin kitabı Kur'an.
Evlimisin, Bekarmı?
Zamanın geçti karmı?
Sen dal gibi durursun
Seni sevmeyen yarmı?
Dura dura ne oldu?
Şöyle baktımda geçen yıllara
Kader çekmiş bizi gurbet ellere
Köylerimizde kimler vardı,kimler yoktu
Şimdi kaldı kimsesiz,ıssız ellere
İnsanlarımız gurbette yuvalar kurdular
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!