Ben ağlarken sen gülersen,
Acı çekerken sen şensen,
Özlerken sen bi-habersen,
Sevsen ne olur sevmesen ne?
Ruhunda güllerin solmuşsa,
Erişti nev-bahar oldu dilim gülizâr
Nâle-i mürgân ile doldu âlem pür zâr
Bu mevsim-i ferhunde - dem kül-eşcâr
Açıldı bir gonce gibi sahba-i ezhâr.
İçim daralıyor gam yükünden, dertten, tasadan,
Duvarlar üstüme üstüme geliyor,
Bağırsam duyulmaz duvar kıskacından avazım,
Duyulsa ne yazar ki, buysa alın yazım..?
Kar etmiyor kulağıma gelen öğüt fısıltıları,
Karmakarışık rakseden harfler, hercai sözcükler,
Doğunca ilk senin adın anılır.
Acıkınca ak sütünle kanılır,
Yokluğuna nasıl dayanılır,
Hayatın baharısın sen ana.
Ayaklarının altındadır Cennet,
Doya doya yaşamak mı
doya doya ölmek mi
Yaşama doymak,
Ölüme doymak
İkisinde de doymak var
Ancak bir birine zıt.
Erenler evliyalar diyarısın,
Her neslin medh-i medarısın,
Yuşa’nın Eyyub’un mezarısın,
Dağı güzel, taşı güzel İstanbul.
Tarihin hisarlarda nakış nakış,
Masmavi sema, yemyeşil dağlar,
Sılada yar ağlar, yaran ağlar,
Gurbet sancısı ciğerim dağlar,
Yol ver dağlar varayım sılaya.
Gökteki yıldızlara bakar gözlerim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!