Sessiz bir gece,yıldızsız gökyüzü
Tanımlaması kolaydır
Havanın durumunu.
Bir cımbızla sökmek zordur,
Karanlığın içinden bir ruhu.
Birde derinlere bakıyorsa kalbi
Nihayet,
Evet nihayet
Geciktim anlamakta gerçekleri
Görmedim olup bitenleri
Nihayet anladım,
Herşeyi olmasada…
Öğrenilmiş çaresizlik kişinin pasifliği, eyleme geçememesi ve yaşamını kontrol edememesinin, kişinin daha önce kontrol etmeye çalıştığı ancak başarılı olamadığı olaylar ve travmaların bir sonucu olarak geliştiği düşünülür.
Tüm bunları düşündüğümde ve son zamanlarda yaşanan olayları gözlemlediğimde öğrenilmiş çaresizlik kadar öğrenilmiş aptallığın da mümkün olduğunu düşünüyorum zira yaşanan bunca aptallığın mantıklı bir açıklaması olmalı yoksa varoluşumuzun ve bir biri ardına gelişen bu kadar aptalca olay, hareket ve sürüler halinde aptallığa koşmanın hiçbir açıklamasının olmayacak olması en az bu yaşananlar kadar saçma olacaktır.
Alınması gereken o kadar çok not varki
Hayata dair.
Heceler ve satırlar birleşerek ifade edemeyecek
Belki tamamını.
Bugün ikinci kez tanıdım çaresizliği
Ve umutsuzluğu…
Yağmur akıyor gökyüzünden
Asfalt zemin üzerine.
Akıp gidiyor herşey
Basit bir kibrit çöpü bile.
Bende seni düşünerek aksam mı?
Garip bir zaman içinde
Ben gene bu satırlar arasında
Gizlenmiş en kuytu hatıralarımla
Nedeni bilinmez ve belki bilinmeyecek
Satırlar arasında şekillenecek.
Bugün diye bağırıyor bir ses
Beyaz bir örtü kaplamış
Hüzünler şehrinin
İsli ve puslu damlarını.
Unutturmak istercesine
Yaşanmış acıları ve kayboluşları...
Sekiz basamak
Dokuz basamak
Bir ara boşluk
Merdiven sonunda
Soluklanmak ve duraksamak...
Neden bu sınırlar
İnsanları mı tutuyor
Yada tutsak ediyor
Yoksa oyun mu oynuyor
Tüm dünya...
Tanrım neden aldın beni hayatın keskin kıskacına
Ben ne yaptım sana, hırpalıyorsun beni
Ruhumun her noktasında.
Tanrım neden sığınırız sana her açmazımızda
Bu kadar acizsek bizi neden gönderdin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!