Hissettiğim son sözcüklerde buldum seni.
İlk kez anlamsız bir anlam belirdi, neydi?
Küçük düşlerde senle sensiz kaldım:
Aylardır, yıllardır, her dakika, her lahza...
Yârimin bana bahşettiği belliydi ama...
Elde kalan ne ki, neydi ki?
Buğularından akan yaşları sil.
Sil, o gölde boğulmayım birtanem.
Sensizim ve bil ki bana her yer nem!
Seni unutmayacağım, bunu bil!
İstanbul gibi hoyrat esen bir il...
Sana, benden çok nasıl vuruldum bilsen
Kendini unutup bu "ben"e koşardın!
Aşkın beşeriyata sunmuş halisin;
Lakin hangi meclistin sen, bileşen!
Gözler mührü bastırdı, çıkamadım.
Hayat bu işte!
Ağlıyorsun yerinde...
Sesini duyan da yok;
Elini gördüm işte!
Çırpınıyor kendini dünyada
Merhaba! Merhaba! Merhaba!
Hava merhaba!
Gökyüzü, minik kubbeler...
Hepinize merhaba!
İnsanların değiştiği bir toplumda,
Size çiçek vfermek isterdim;
Zira yanınızda solabilir.
Size dünyayı vermek isterdim;
Dünyada en nadide sizsiniz...
Bedenin şahlanmaz,
Suretin vücud bulmaz,
Tamam o zaman asıl
Toprak ne kadar atılsa az.
Ama fani ceset daha baki!
Sol yanım ağrıyor yine;
Bir sızı, durduramıyorum;
Kopar, kopar at şu sinemi,
Ben sensiz yapamıyorum.
Niye bunu bana yaptın?
Bir toprak kokusunda buluşan yanlızlığımın
Asırlar boyunca meydan okuyan buluşması.
Saltanatına isyan etmiş hükümdar misali...
Yine baştayım bunca yine boştayım.
Sensizim, garip haldeyim kaç hânımca.
Günler geçtikçe
Seneleri kovalayacak ve
Sen o zaman anlayacaksın:
Solan bir
Gül zerresi yaşamda,
Kimin seni üzdüğünü veya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!