Bütün güzel kadınlar, adamlar uyur bu saatlerde
Tüm sevgililer uyur
Bu saatlerde en güzel rüyalarını görür çocuklar
Biz çirkiniz, biraz Attila İlhan şiiri gibiyiz
Yalnızız yatağın ortasında, gezegenlerin acısıyız
Çocukluğumuz zaten cenaze kaldırır
Yorgun yüzümdeki çocuksu ifadesin
Kapat gözlerini kimse girmesin
Öyle bir kapat ki seni benden başka kimse görmesin
Sen uyurdun ben seni izlerdim
Ne yüreğimi ateş yakar ne söndürür kar
Seni sevebilirim
Burada ya da şimdi değil
Ben seni silah sesi duymamış, hiç ağlamamış çocukların olduğu bir memlekette
Gün ve gecenin birleştiği saatlerde sevebilirim
Ben seni bambaşka bir yerde, bambaşka bir şekilde
Sevmiyorum sensiz bu şehri!
Kokusu bir garip geliyor, yüreğim daralıyor.
Geçmemeye çalışıyorum senle anımız olan köşelerinden.
Tekrar yeşermesin o banklar, tekrar ıslanmasın yanaklarım.
Sevmiyorum sensiz bu şehri!
Her şeyi sislerin altına gömüp kaçmak vardı
Bir sonbahar akşamı yanağını dayayıp soğuk bir otobüs camına
Sokaklarına daha önce hiç merhaba demediğin bir şehre doğru yol almak
Mesela, yoldan geçen kamyonları saymak
Çocukluğundaki gibi...
Bir rüya olduğunu kabullenmek, yaşanmış ve yaşanamamış her şeyin
Gitme sen sonbahar
Beyaza bürüme yine beni
Islanmaya razıyım
Hüzün dolu yağmurlarında
Bırakma beni benliğimin öteki dünyasına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!