Muallim...(Deneme) Şiiri - Selma Şengören

Selma Şengören
181

ŞİİR


22

TAKİPÇİ

Muallim...(Deneme)

Çocukluğumuzu ve okul anılarımızı düşündüğümüz zaman, kırların içinde sonsuzluğa gömülmüş çiçekleri görür gibi oluruz: kâh hüzünleniriz, kâh ağlarız hatırladıkça… Ne güzeldir o günleri hatırlayıp gülümsemek… Yıllar sonra karşılaştığınızda çocukluk ve okul arkadaşlığı tazelenir yeniden,
bir heyecan bir tatlı sevinç sarar içimizi…

1980 yılının; yağmur ve fırtınanın birleştiği aralık ayı… Göztepe Kız Enstitüsü’ nün Ev Ekonomisi ve Fransızca bölümünün ortaokulunda okumanın tatlı bir telaşı var üstümde. Yemek ve Dikiş atölyeleri, büyük büyük salonlar, uzunlamasına koridorlar… Kocaman malikane gibi gelmişti bana. Okulun havası, sınıftaki arkadaşların yarış edercesine bildikleri konuları aktarması, hep bir adım önde olma hevesi ve hırsı ama çocuksu yüreğin edasıyla anlatımlar..
Çok etkilemiştim okulun bu mistik havasından. Akşam eve gittiğimde, o gün içerisinde yapılanları düşünerek uyurdum.
Fransızca öğretmenim Türkân hanım… Ne çok severdim kendisini… Bana yabancı dili sevdiren elleri öpülesi, kraliçe tavrıyla gönlüme taht kuran Türkân öğretmenim sınıfta yazılı yapmazdı. Sözlü olarak diyalog kurar, karşılıklı konuşurduk… Bu benim öyle hoşuma giderdi ki bir şeyleri başarabilmenin gücü ve hoşluğu sarardı benliğimi…

Bir gün Türkân öğretmenimin hastalandığını ve hastaneye yatışını öğrendim. Annem gibi sevdiğim kraliçe öğretmenim hastaydı. Günlerce üzüntümü yenemedim. Dualarımla besledim geceleri. Hep gitmek istedim yanına; ziyaret edip ellerini öpmek, saçlarını okşamak “ öğretmenim” kelimesini yüreğimle söylemek istedim…

Yine yağmurlu bir gün, okul müdürü Sevim öğretmen haber göndermiş, “sınıf başkanı kimse gelsin yanıma! ” diye. Korku ile karışık kalp atışıyla yanına gittim. Karşısında beyaz önlüklü, elinde siyah büyük bir çanta, zülüfleri yanağına kadar değen yeşil gözlü bir bey duruyordu.
“Bak! ” dedi Sevim öğretmen: “Bu muallim bey az sonra sınıfınıza çıkacak. Arkadaşlarını atölyeden çağır! ”
Merdivenleri üçer beşer atlayarak çıktım üst kata. Kalbim yerinden fırlayacak sanki! .. Bir telâş, bir telâş! .. Düşündüm çocuk aklımca: “Muallim, olsa olsa doktordur…” dedim kendimce. Sınıfa hızla girdim… “herhalde bizi hastaneye, Türkan öğretmenin yanına ziyarete götürecek...
“Arkadaşlar! .. Doktor bey gelmiş! .. Bizi Fransızca öğretmenimizin yanına götürecek! .. Herkes ne kadar parası varsa versin; çiçek alalım giderken! ..”dedim ve paraları toplamaya başladım.
Dışarıda bir fırtına, bir yağmur delicesine…
Sınıfın hepsini okul bahçesine çıkardım. Ben, el hizası yaptırdıktan sonra herkes şemsiyesini açtı ve muallim beyi beklemeye başladık. O telâşla kendi şemsiyemi unutmuşum. Sınıf koridorunda koşarak giderken baktım muallim bey sinirli sinirli koridorda dolaşıyor… Kükrer gibi:
“Kızımmmm! .. Nerede sınıf? .. Nerede arkadaşların? .. Zil çaldı. Neredesiniz? ” diye kızgın ve haykıran bir sesle bağırdı!
“Dışarda sizi bekliyorlar efendim…” dedim.
Muallim bey kızgınca çantasını yere vurarak koydu ve yine kükreyerek:
“Çağırr hepsini içeriye! ..”
Koşarak gittim bahçeye:
“Arkadaşlar! Üzgünüm! ... Hastaneye gitmiyoruz, sınıfa giriyoruz! ..”
bütün arkadaşlar koşarak sınıfa girdik
“Kim bu sınıfın başkanı, ayağa kalksın! ”
Ben kıpkırmızı ve korkak tavrımla, konuşmaya korkarak ince bir sesle “Benim…” diyebildim…bıyık altından bir gülümsemeyle,
“Belli oluyor! ” dedi.
“Kızım, muallim nedir? ”
“Doktor…” derken, sesim öyle ince ve titrekti ki..
“Gel bakalım tahtaya. Yaz kocaman MUALLİM diye…”
Elimde tebeşir ha düştü ha düşecek! .. Titriyorum… Yazdım kocaman bir MUALLİM…
“Oku şimdi! ” dedi, yeşil gözlerini çakarak gözlerime…
“MUALLİMMM! ..” diye yüksek sesle okudum.
“Kızım…” dedi: “Muallim, öğretmen demek… Ben sizin yeni fransızca öğretmeninizim… “

O günden beri “muallim” kelimesini hiç unutamadım…

Selma Şengören
Kayıt Tarihi : 20.6.2006 10:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Esel Arslan
    Esel Arslan


    Bu güzel Muallim yazısını nasıl okumamışım şaştım, özelime'de almıştım ama sıradan vakit buldukça okuyabiliyorum. harikasın,
    Ben'de sana küçük bir hediye yolluyorum.
    Edıth Pıaf'tan La Vıe en Rose.. sevgilerimle.

    Cevap Yaz
  • Suna Doğanay
    Suna Doğanay

    Harikasınız başka sözüm yok. Tebrikler, sevgilerimle.

    Cevap Yaz
  • Özay Sağlam
    Özay Sağlam

    ne güzel öğretmen muallim isimleri yazmışsınız. bir öğretmen olarak yazınız beni çok dugulandırdı ve hoşluk verdi bana .gönlünüz var olsun

    Cevap Yaz
  • Mehmet Dursunnn
    Mehmet Dursunnn

    Sonsuzluğa gömülmüş çiçekler/Ne çok severdim kendisini/Yabancı dili sevdiren elleri öpülesi/DUALARIMLA BESLEDİM GECELERİ/Bir yağmur delicesine/ 'Bu yağmur bu yağmur bu kıldan ince/İncecik boşluğa yağan bu yağmur/Bu yağmur bu yağmur bir gün dinince/Aynalar yüzümü tanımaz olur'
    Konuşmaya başlayarak ince bir sesle//Bıyık altından öylesine gülümsemeyle/Yeşil gözlerini çakarak gözlerime/.........

    Uçurum bakışlı sevgilerde/Yağmurlar yağarya ellerine?Sarılmak istersin maviliklere/Sensizlikte öylesine yığılır gölgelereHaykırışın sessiz çığlığı adımlarında/Özlem de öylesine çöker içine/Ümitlerin yanar ateş kırmızısında/Gidişlerin ardında buz olur gözlerin/AYRILIKDA ÖYLESİNE SON DEMDİR ÖMRÜNE/Suya düşen hüzünlerin fırtınası gibi....../İmge denizine bir deneme, bir şiirde sözcükler ancak bu denli yüzdürülür.Saygı ve başarılar.Ahlar-Mehmet Dursun

    Cevap Yaz
  • Esra Kaya
    Esra Kaya

    Denemeyi şiirden daha çok severim ...çok hoştu saygıyla

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (19)

Selma Şengören