Eskiden
Belki de çocukken
Umutları ekerdik
Tarlaya, bahçeye
O kadar büyüktü ki umutlarımız
Sığardı ne yere, ne göğe
çamurlu çizmelerle ezildi yüreğim
her adımda bir iz kaldı
ben onları silmeye çalışırken
çamurlar yüreğime bulaştı.....
her çamur damlasını
gözyaşları suladı....
Karşısındayım sanki
Bir avcının doğrulttuğu tüfeğin
Titrerken farkettiğim
Kara gülümsemelerim
Tüfeğin namlusunda ben
Benden geride beklentilerim
Radyoda çalan şarkımızı duyunca dayanamadım. Hiç okumayacağın daha doğrusu sana yazıldığından hiç haberin bile olmadığından okuyamayacağın bir mektup yazıyorum. Sensiz bir gün bir yıl gelirdi hani. Seni hep yanımda hissetmek isterdim. Sen sensizliğe dayanamam derdin. Şimdi bunlar ne kadar uzak bize. Kısa düşündüğüm ayrılığa uğurlarken seni onca sıcağa rağmen içim üşümüştü. Öksüz gibi hissetmiştim kendimi. Ama sonra bu geçici bir ayrılık nasılsa belli bir tarihte dönecek diye teselli etmiştim kendimi. O belirli tarihte döneceğini düşünmüştüm ama bana ait olmayacağını hiç hesaba katmamıştım. Dönüşünün bu denli acı olacağını hiç düşünmemiştim ki. Sana kızgın değilim yanlış anlama. Sitem de etmeyeceğim mektubumda. Kızmaya, sitem etmeye hakkım yok ki zaten. Ama kırgınım canözüm. İçimdeki kırıklığa, acıya engel olamıyorum ki. Hem sever hem sevilirdim. Meğer bu bir kandırmacaymış. Lise çağındaki duygularmış saf olan. Biz büyüdükçe çirkinleşir, yalanlar ve çelişkiler girermiş meğer duygulara.
Şu anda soğuk kış gününde yolunu kaybetmiş kuştan farkım yok. En az onun kadar çaresiz, en az onun kadar kimsesiz ve sahipsizim. Onunla aramdaki tek fark o nereye gideceğini bilmiyor ve kendi tercihleriyle yolunu bulacak. Oysa ben benim adıma verilmiş kararlara uymak zorundayım.
belirsizliğin ağırlığı var üzerimde
öyle bir ağırlık ki
karşılaştırılamaz
ne dağ ne okyanus ile...
belirsizliğe yarenlik eden
diğer duygular çöreklendi yüreğe
Yetim bulutlar geçiyor üstümden bu gece
Bölük bölük hepsi de bir şeyler anlatıyor
Yetim bulutlar var gecede
Hem çokluğu hem yokluğu yaşatıyor
Saçaklanmış zamanlardayım şimdi
Suskunluğumdur saçakları eriten
Özlemlerimdir sessizce oradan akıp giden...
Dilimde yok uzun zamandır
Fırtınalı türküler
Yüreğim kapatmış kapılarını
Uzun zaman oldu
Biriktirmeye başlayalı
Avucumdaki ışığı
Yüreğimdeki acıyı
Kum saati misali
Tane tane birikti
Anlamak zor anlaşılmak kadar
Tarihin gizli kalmış sayfaları gibi
Ebediyete gömmek
Anlamayı, anlaşılmayı
Cesaret edip de çıkaramamak oradan
Silememek akan gözyaşlarını
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!