Akan gözyaşı donar kalpler haritasında,
Sakiler şarap sunar aşkın kafatasında,
Yarasa ve baykuşun devr-i saltanatıdır;
Gün bile kurşunlanır göklerin ortasında.
Dua gibi, uğur gibi
Bir sevda beni çağırır
Aşk göğünden yağmur gibi
Bir sevda beni çağırır
Gül misali, nar misali
Bir kuğu yüzer Tuna'nın sularında hüzünle,
Ve bir kuğ boynu kadar incedir hilal.
Kılınç keskinliğindeki akıncı türküleri,
Artık gök mavisi değil; AL! ! !
Söyle macar ufkunda dolaşan beyaz bulut,
Nerde kanatlarında zafer taşıyan kartal?
Eğer yolunda bir 'vesair' olursam;
Ellerinde 'leyl-ikadir' olursam;
Zor değil sarışın sabahlardan ayrılmak,
Dert değil rengimin siyah olması;
Akşam et beni...
Süt yağmuru başalarsa dinecek kan ırmağı
Sevincin nişanesi gözyaşaları akacak
Yüreğin yörüngesi dostun iki parmağı
Öte duyularımız yalnız ona bakacak
Şu kemikten saraylar bir titreme yuvası
senin sevdanda yok oldum,
ne suretim kaldı; ne ismim.
seni bilirim de ufuklar efendisi
ben kimim?
bu günkü en büyük kazancım sizi tanımak şir menbaınızdan yudumlamak oldu..
tebrik eder başarılar dilerim
hebil