Hicran buldu yine beklemekten vuslatını,
Son demlerimdir ölüme akışın içinde..
Hangi yolcudadır bulsaydım aşkın atını,
Bir başıma yayan kaldım bu kışın içinde.
Efkar üstüne gelen efkar yalnızlıktandır,
Ben bu Yüzyılın geri kalmışıyım
İnsanları anlamıyorum
Ya da zaman beni itiyor
Eskiden kalma bir vakte aşığım
Hatıralarda başlıyor hayallerde bitiyor
Onlarca aşkı yaşamama karşın;
Ruhumda yaşanmamış bir aşk sezdim.
Seyyah olup dünyayı arşın arşın,
O aşkı bulabilmek için gezdim.
Anla kardeş ''BİR'' bütün sayılardan büyüktür
''BİR''i bilmek insana ne kadar büyük yüktür
Bir günah ki bilmem temizler hangi mabedin?
Bir günah ki sonsuzluğuna varır ebedin
Bir günah ki ezilir ayağında onurum
Bir günah ki ağırlığını taşıyamaz ruhum
Bir günah ki iple çektirir cana eceli
Bir günah ki toprakta ölülere tecelli
Efkarım neşreyledi sineme battı bu gece,
Gönlümdeki yar firkat eyledi sattı bu gece.
İstemezdim Ya Rab suubet yalnızlığını,
Gölgemi dahi benden ayırıp attı bu gece.
Bu gece ki her lahzası dilimde söz oldu yar
Ayların adı yok, mevsimler renksiz.
Gündüzler garip, geceler zifiri...
Dünyaya “dünya” denilemez sensiz,
Belki budur sensizliğin tarifi.
Ayların adı yok, mevsimler renksiz.
Benim siyasetim ne fikir edebiyatı,
Ne babadan sağcılık, ne yoldaştan solculuk.
Asıl çıkar; akılsız yaşamakmış hayatı
Ve gerçek hayat buymuş, sonu gelmez yolculuk.
Hislerden uçurumlar kadar uzaktayız taa..!
Geceyi aydınlatan kandillerimiz vardı
Biz batılılaşınca güneşimiz karardı
Güller damlalara boyun mu eğmiş?
Bülbüller dağları aştı gidiyor.
Cemreler toprağa, suya mı değmiş,
Derelerle gönül taştı gidiyor.
Zarar gelir mi hiç kulun merdinden,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!