Bir soğuk nisandayım,
Dışarısı lapa lapa ayrılık,
Dallarında açmış her ağacın,
Kucak kucak yalnızlık.
Envayi türlü çiçek,
Nasıl bir boşluğa attın beni, bilmeden,
Alevler içinde yandığımı görmeden
Bir hoşçakal bile demeden
Çekip gittin oldu mu yar
Elin elimde, gözün gözümde , doymadan
Bir mevsim daha değişti bak,
Takvimlerden düşüyor yapraklar,
Gideli kaç asır oldu? Kaç kuşak?
Sahibin şimdi bilmediğim uzaklar.
Güneşli günler geride kaldı,
Sana Seni Sevmediğimi Söylediğimi Sanma Sakın
Sana, Söylemediğimi Sandığın Sevdam Sınırsız,
Sen, Seni Sevip Sevmediğimi sorduğunda,
Sana Söyleyeceğim Söz Seni Seviyorum Sonsuz.
Saatler Seni Sevdiğimi Sana Simgelesin,
Seni özledim,
Bir ağacın gölgesinde konaklar gibi,
Saçım başım ter içinde.
Seni özledim,
Yıkılmış gidilecek bütün yollar,
Her yerde bin türlü tuzak,
Ben aşkımı bulutlara yazmadım,
Yağmur olup düşmesin diye.
Ben sevdamı denizlere yazmadım,
Dalgalarla sahile vurmasın diye.
Ben derdimi hiç söylemedim,
Bir saatin zamana sadakati gibi,
Bir gülün dikene şefkati gibi,
Bir annenin bebeğe merhameti gibi
Geçiyorum sevdanın en koyu yerinden
Unutulmaz tatlar, hazlar alarak
Sesinin sokaklarında gezdim,
Gözlerinin renginde dinlendim,
Saçlarının ışığında güneşlendim,
Ben seni Şehrim gibi sevdim.
Tattım ab-ı hayatı dudaklarından,
Önce sesimi unutacaksın,
Ardından gülüşüm gidecek,
Dimağın başkasını severken,
Kaybolacak yüzüm aklından,
Hatıralar, parça parça olacak,
Önce en sevdiklerin kalacak,
Oysa ben seni çok sevmiştim,
Sana bir ömür, bir gönül vermiştim,
Sarında ısınmış,
Yeşilinde dinlenmiştim,
Asla senden gitmem demiştim,
Verdiğinle nefeslenmiş,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!