Sen,sokakların yalnızı
Sen,duvarların sesi
Al yüreğini avuçlarına
At onu yıldızlara
Ulaşması önemli değil;
Mesele kaçmak değil mi kendinden
Bazen gitmen gerekir
Yüreğindeki sevdalarla,
İsyanlarla.
Mühürlenmiş gibidir dilin,
Sansürlenmiş gibi yüreğin.
Yürürsün,
Gülen gözlerinde boğulurum
her resmine bakışta
bir şeyleri sorguluyorsun sanki
ve ben
bir şeylerin hesabını vermekten korkuyorum sanki
gözlerine baktıkca
Direniş adımlarıyla yürüyorum
Caddeler ortasında
Çiçek dolu bir tabut omuzlarda
Güneş rengi bayraklarla
Az kaldı biliyorum
Peşin sıra gelen panzerler
Bir çocuk gördüm Manisa'da
Beyaz Filin altında
Oturmuştu beton yere
Boya kutusu önünde
Bir rüzgar esiyordu delice
Yıldızların altındaki sessizliğinde duruldum hep
Seninle yıldızlara bakarak
Çakıllarla kaplı yollarında yürürken
Kurdum en güzel hayellerimi
Çorak, apansız topraklarında
İnerken
Arıkbaşı yokuşundan
Bir mehtaplı gecenin
Yıldızlı şafağından
Bir kardelen çiçeği gördüm
Merakla bakan
Analar vardı duvarın ardında
Yüreğinde deprem sarsıntısı
Genç kızlar vardı
Gençliğinin baharında saçlarından sürüklendiler
Eşleri vardı tutsakların
Büküktü boyunları
Karlı bir gece vakti
ağlayarak
ışıldayan gözleriyle
dünyaya saf ve temiz
herşeyden habersiz baktı Ayşe kız
Bir gün gelirsem,
bütün dostlarım kaybolmuş,
etrafımdan
parçalanmış yüreğim
vurulmuş her tarafından
bir gece vaktinin
Ben neslihan kardelen çiçeği tanıdınmı beni.