Ağır ağır yol alan bir gemi bedenim
Her yer su sızdırıyor.
Bir bilinmez rotayı fısıldıyor bana
Eskimiş tahtalardan çıkan
Ürkütücü sesler.
Yoluna serdiğim fani dünyamı
Çıkmaz sokaklarda yitik hülya mı
Kabuslara dönen tatlı ruya mı
Severim de bir tek yalanı sevmem
Gaflet deryasında ömrüm akıyor
Bu akşam özgür bıraktım
Bakışlarımı düşüncelerimi
Alabildiğine özgür
Alabildiğine hür
Duygulerımıda bıraktım karanlıklara
Avuçlarımda kırılan damlalar,
Kirpiklerimde nem,
Düşünür dururm yaşadıklarımdan sonra
Ben nasıl edem.
Bir bağ var aramızda göremediğim
Bırakıpta gidemem....
Yine düğümlenmiş boğazına birşey
Yutkunur yutkunur durursun belli
Nasırlı elini öptüğüm anam
Seninde bayramın mübarek olsun
Seni sevenlerden uzaklardasın
Kör şeytana lanet deyip
Sabırları heybe leyip
Bir kadeh daha söyleyip
Mutluluğu içelim mi
Düşünceyi ayıklayıp
Gözlerimde nursun gönlümde umut
Yok olurum sensiz ellerimi tut
Senden bir hediye bana bedenim
Dökülürüm sensiz ellerimi tut
Sakın küsme bana arkanı dönme
Yerin kulağı varsa göğünde gözleri var
Bazen kocaman dünya oluyor insana dar
Biliyorum ki artık yalnızca yaratan yar
Yüreğimi açarak dualar bekliyorum
Yıldızlar daha yakın gönüle giden yoldan
Düşüyorum uzan da tut elimi
Yükümden böl doğrultayım belim
Beni sürükleyen aşkın selimi
Kement atıp kurtar boğuluyorum
İçimde gel gitler çığır açıyor
Dokunda gönlümün ince teline
İnleyen sesini dinle bir zaman
Yetiş bu şairin son nefesine
Gözündeki yaşa deyme bir zaman
Uzaktada olsan sesini duyur
Şiirlerinizin hepsi de okunmaya değer güzel eserler. Başarılarınızın devamını dilerim..