Dedin ki: "İsmini andığımda 
çölün ortasında bir ağaç gölgesi biter..."
İşte tam o yerde başlar benim kanadı kırık kalbim atmaya
Tam o yerde başlar benim tomurcuk güllerim açmaya
Sen gidince dökülür yapraklarım
O kadar da mühim değildi sözcükler
Öylesine ağzımdan döküldüler
Onları mı duydun sen
Duyacak onca şey varken
Sesimdeki kuş cıvıltısı
Peki ya meltemin uğultusu
Söylesene felek
Bu mu düştü benim payıma
Buna mı layık gördün beni
Madem günah oluyor isyan
O zaman tek çare nisyan
Her yer çok karanlık
Kalplerimiz çok karanlık
Zihinlerimiz çok karanlık
Hiç ışık göremiyorum
Her yer çok havasız
Senin gözünden görmek isterdim beni
Bir an olsun benim göğsümde atsın isterdim senin kalbin
Sen olmak isterdim sırrına ermek için
Sen olup dünyaya ela gözlerinden bakmak isterdim
Yağmurlar gözyaşım
Bulutlar arkadaşım
Sensizliğin dışında
İstanbul yoldaşım
Bu şehirde her koku
Ey sevgili ben yorgun bir ruhum
Korkarım ki senin bana aşkın mevhum
Bense sana öyle tutkun öyle meftun
Neden hep sen müşteki bense masum
Beni sevsen, hırpalamadan, örselemeden
Kırk yıl önce bir Ekim gecesiydi
Ölmeye başladığımda
Ablam yalan söylediği için
Oyuncak bebeğimden oldum
İsyan ede ede öldüm
Ortaokuldu, alay ettiler, gururum kırıldı
Ölmek de bir seçenek
Döke saça gitmek de
Kırıklarını birleştirip hayallerinin
Hiç tanımadığın diyarlarda
Baştan başlamak da bir seçenek
Sakinim ama içimde bir okyanus
Ya gerçekleşirse bu büyük varoluş
O zaman anlamlı olur mu yaşamak
Biter mi bu sonsuz kayboluş
Belki sen yardım edersin bana




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!