Şarabı severim.
Hele mayası Aşk, mahseni kalp ise.
İçmeyi de severim,
Bendeki bu susuzluğu dindirecekse...
23 Kasım 2013
Tam olarak içimi dökemedim satırlara
Ama yüreğimden geçenleri sen anla
12.07.16
Bir orada oturmuşum elimde demli bir çay
Bir şurada oturmşum elim bomboş
Rüzgar her estiğinde götürmüş anılarımı
Şimdi dökülmüş bütüm yapraklarım, beklerim.
Nerden ne vakit geleceksin
Yani şimdi sen yok musun?
Ellerin yok mu düştüğümde tutacak
Gözlerin yok mu?
Öylece dalıp hayellere götürecek
Herşeyi bir yana attım da
Biraz yorgunum
Acılarımı taşıyorum omuzlarımda
Kavgalarım biriktiriyor vücudumda
Her gün uzun bir yıl gibi
Ya otuzumdayım ya da kırkımda
Doksan yaşındaymışım gibi omuzlarım çökmüş.
Bazen bir kuş olup özgürce uçmak istiyorum
Bazen deniz olmak istiyorum,
Balık olmak,
Bazen toprak olmak istiyorum.
Bu benimki
Bir acayip istek...
İçimde kopan bir fırtına bu
Öyle ki kelebek kanatları kadar hassas
Bir dağ gibi, geçilmesi zor
Su kadar yoğun, hava gibi her yeri saran
Seslense bana duyacak kadar yakınım
Ne canlar gördüm canımdan öte
Onlar bildiler kendilerini de
Bir ben bulamadım beni
Ne haneler vardım da boştu içleri
Yüklemişim sırtıma günahımı
Ey canımın Efendisi
Bir isteğim var senden
Ya beni al bu yalandan
Ya da beni yalnız koma bu yabana
İçleri kinden hoş olmuş *"kesanlar
Demedim mi sana gitme yaban illere
Üzerler seni demedim mi
Yıkarlar Ayını karanlık kalır dünyan
Gözlerini kör eder kara sevdan demedim mi
Bilmez seni benim gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!