ÇOCUKTUK EN GÜZEL YANIMIZLA
Parmaklarımızla dokunabilirdik
dağların doruklarına,
kuş olup uçardık
bir kıtadan diğer anakaraya.
Kan Çiçekleri
avucunda unutma yavrum
öldürdüğün çiçekleri
açılmış kanatlardan bu korkular
Halk Güvercinliği
kırbacı boynunda bir halk gibi
içinde kaybolmuş acılardan
ağıtlaşan türküler yakılmış yüreğinde
İş tutarken bir elin
yardımına koşarsa öteki
kırk yıllık dostun gibi.
Anlamak için bakarken
bir gözün uzaklara
HOŞ GELDİN BAHAR
Esen rüzgarın içinde
Yağmur vardı.
Düşen yağmurun içinde tohum.
Tohumun içinde
Kirli Alkol
Parçalıyoruz şimdi
gözlerimizde biriken tortuları
sakladık seninle bilirsin
en açık yerlerimizde alkolü
HEPSİ SENİN OLSUN
Dünya,
senin için bir aşk gemisi,
içinde giderken,
benim ki ekmek teknesi yıldızların altında...
Yüzümüz sevdanın ve hasretin
ve dağlarında suçlu bir adam gibi
vurulmuş çıplak üç cesedin
deliren sakallarından biçildi.
Biz sevdayız
Işıktan kırılmış
pencere camları gibi dağıldı su
ağızları açık
dilleri ıslak kurşini
çakıllar buldum göl oyuklarında miller
ömür desem saçlarından
03 Şubat 2009 Salı
'aşk dedim', eleştirmek dedim.
Şair(ler) i değil de, şiir(ler) i sevmek. Ben böyle bakıyorum meseleye. Şairin kişiliğiyle ilgili olumlu / olumsuz (ön) yargılardan, haklı / haksız birikmiş inançlardan biteviye sıyrılmadan; bir estetik yapı(t) olan şiir için, salim / sağl ...
MEHMET ZEKİ GEZİCİ
7 Temmuz 1950 Gönen Doğumlu.Kepirtepe Öğretmen Okulu’nu (! 968) İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü (1976) bitirdi. Öğretmenlik yaptığı yılları 1987 ‘de noktaladı. Daha geniş çevrelerin Türkçe Öğretmeni olabilmek için kitap satımına başladı.
M ...
ŞİİRLE SEVİŞEN ADAM…
Cumhuriyet Kitap’ta çalıştığım kısa ömürlü yaz günlerinde tanıdım onu. Bir parça Moğol esintisi ilişmiş yüzü, alnını terk etmiş kır saçları, yana yatmış kaşlarının altında gülümseyen bir çift ışıltılı gözle girdi içeri… Çantas ...