Beklemek zorunda değilsin yar beni
Gidiyorsan durma bir an önce git
Ardın sıra bakma belki ağlarsın
Sana mutluluklar güle güle git
Hasreti götürme o bende kalsın
Gözlerimi yaşartır eski hatıralarım
Bir çiçek bahçesini her mevsimde ararım
Güzel bir gündü yine sanki sarhoştu âlem
Bülbül şakrak ve şendi dünya âleminde
Dallar yapraklarını sallıyordu bin bir nazla
Sen tanırdın hani beni
Nasılda beni değiştirdin
Yaralandım gül sevgilim
Sen severdin hani beni
Ben yokluklu ne günler gördüm
Yağmur yağmadı, gülüm kurudu
Yapraklarına hüzün doldu
Hain toprak kökünü kuruttu
Zalim hayat acımadı gülüme
Sevdiğime vereceğim dediniz kopardınız
Yasak elmanın yendiği günden bugüne
Hep günahlar olmadı mı hayatın parçası
Arzuya esir olmuş Adem ile Havva
Sonrasında çelişkisi başlamış dünyada
Kendi yolumu bulmak için mi uğraştım
Gelme, geleceksen neden gittin
Sevme, seveceksen neden bitirdin
Söz deme, inanmam bir daha
Vurma, sevdim diye bu defa
Hasretinle deli oldum biliyorsun
Günaydın kalbim,
Bugün de mi onun için atacaksın
Neden zorluyorsun kendini
Olmuyor işte olmuyor
Sonunda çürüyeceksin bir toprağın bedeninde
Gün doğarken sabah horozlar
Niçin acı acı bağrışırlar bilir misin
Tanyerini gösterip derler ki sana
Biri daha göçtü sende hazırmısın
Ayırttı gecen kara giysilerini
Dünden ne kaldı yaşanmış hafızalarda
Ne kaldı ki bana senden
Sevgim hala ilk günkü tazeliğinde
Acım her geçen gün artıyor
Seni bana getirmiyor
Umudun tükendiğinde
Yunus ağıtıyım
Kader beni önüne kattığında
Herakles olurum
Yüzükoyun yatmış
2012 de yazılıp hem dergi hem de internet ortamında yayınlalanan şiire bir "zil takarak" kendi adıyla yayınlayan arkadaş. "Ölüm" adlı şiiri silmezseniz bu sitenin yöneticisi ile görüşeceğim.