Giderken..
Kızsaydın, bağırsaydın
Dilin kemiği yok sövseydin
Ben razıydım…
Bir yaprak düşüşü kadar bile
Ses çıkartmadan
Bugün bu şehirde..
Ağaçlar,kuşlar ve böcekler….
…..Ve hatta çiçekler.
Parkta çocuklar
Şehir halinde hamallar
Çevre yolunda etini pazarlayan kadın
Biz,ikimiz..
Hiç yağmurda ıslanmadık
Ne bir ağaca baktık
Nede boğazda bir hayal kurduk
Hatta yürümedik bile yan yana
Elin elime değmedi
Dün yine sönünce evinin ışıkları
Düşüvermişim aklına…
Yüreğine dar gelmiş göğsün
İçin kırılmış
Çok ama çok üzülmüşsün.
Soruları öylesine geçiştirip
Doğudan batıya, batıdan doğuya
Kuzeyden güneye, güneyden kuzeye
Tarlada, bağda, bahçede
Tezgâhta, atölyede, fabrikada
Ofiste kendi işinde
Yarınların umutsuzluğu içinde
Tamam dedim..
Bitti artık
İçimde kanım
Göğsümde yüreğim
Ellerimde parmaklarım dondu
Öldüm dedim…
Sen şimdi..
Buralardan bir habersindir.
Büyük kızımın bir çocuğu oldu
Adını Selin koyduk.
Yani anlayacağın dede oldum
Pabucum dama atıldı desem yeri.
YAŞAMA DAİR...1
Bu sabahta öyle bir sabah
Az biraz soğuk
Güneş bir küs bir barışık..
Bacalarda kömür kokulu duman.
Biliyorum..
İşte şimdi...Tamda şimdi...
Oradasın yani sokağı gören pencerede..
Nefesinin buğuladığı cama birkaç kez
Seni sevmiştim yazıp siliyorsun
Telefona takılıyor gözlerin
Akşam ezanıyla iftarlarını açarlarken
Lokmalar diziliyordu boğazlarında.
İki yaşlı ve yorgun yüreğin
Dile getiremedikleri
Yüzlerce sözcük olsada
İki çift göz konuşuyordu sesli,sesli ama sözcükler sus pustu…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!