Uykumu böler geceleri
Üst üste konmuş, gıcırdayan ranzalar
Gardiyanların gür sesi gelir
Uzaktan
Sabahları hamam böcekleriyle selamlaşırım
Tahliye olan arkadaşlarımla helalleşirim.
Acaba,
Seni tanımamış olsaydım
Yazabilirmiydim bu şiirleri,
Yanarmıydı yüreğim yinede
Aklıma gelirmiydi bu kelimeler
Aşk nedir,
Gözünü açtığında
Biriyle bakıştığında
Yalnız dolaştığında
Beni hatırlarmısın.?
Üzülüp ağladığında
Of çekip yandığında
Endamının havasına
İki kaşıyın ortasına
Göz ile kipriklerinin arasına
Ben sana sormadan aşık oldum
Kapattım defterleri kitapları
Ben senin için bukadarmıydım
Bir fincan şekersiz kahve kadar acı
Rakı masasına konan bir gül kadar güzel
Nisan yağmuru gibi gelip geçici
Unutulacak kadar çirkin
Atılacak kadar çekilmez ve bitkin.
Geçenlerde doktora gittim,
Günün az kaldı, yolcusun dedi,
Ben sormadım,
O da açıkca söylemedi,
Bu derdi biliyordum,
Ta eski zamandan,
* BİZMDE DİKİLİTAŞ DİYE BİR KÖYÜMÜZ VARDI *
İstiklal marşını okuyarak ayağa kalktı
Gençlerimiz ALBAYRAĞI öperek burcuna taktı
Türküm diyeni coşturdu, düşmanı ağlattı
Bizimde Dikilitaş diye bir köyümüz vardı.
Korkmadı indirmedi,
Gökyüzünde dalgalanan Alsancağını, bu MİLLET
Çatmadı kaşlarını
Şükretti Allah'ına, azda olsa bu nimet.
Şahlandı yine Mehmetçikler,
Ben çocukkende böyleydim
Balonların en mavisini
Güllerin en kırmızısını
Kızların en güzelini seçerdim,
Yıldızları sana benzetirdim
Yarime selam edin,
Sevğilim, aşkım, derler, seni soyarlar,
O, bu, şu, derler, seni yorarlar,
Bir gün gelir, kıçına tekme vururlar,
Dön artık köyündeki evine.
Çok safsın, bu işleri sen bilemezsin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!