Yüzün bir daha gülmez diyorlardı
Neşem,yaşam pınarım oldu hüznü semaverde bir kaşık aşk
Ellerin tutmaz,gözlerin karanlıktan başka görmez diyorlardı
Elimden tuttu güneş,ışığım oldu hüznü semaverde bir kaşık aşk
Uzanmış tavanı seyreden bir adam
Ne yapacağını bekler
Küçücük bir kıvılcım arar yüreğinde
Belki hala birazcık kalmıştır
Tek amacı doğrulmak,
Kalan hayatında başı dik devam etmek ister
Bugün benim doğum günüm
Seni tanımadan önce ki hayatımdaki..
Tüm doğum günlerimi yok sayıyorum
Senle doğdum bugüne
Sen gittin şimdi her gün ölüm günüm
Dilimde aşkın şarkısı
Ve umutlar da tükendi
...
Yavaşça yükseldi bir ruh
Nereye gideceğini bilmeden
Sadece gözyaşları damlıyordu birer birer
Toprak utancından kızıla büründü
Bir ufuk çizgisi girdi aramıza
Simsiyah…
Göremiyorum seni
Anlaşmaya sadık kalamadın
Çiçeğimi sulamayı unuttun
Güneşinden esirgedin onu
Göz kapaklarım ağırlaşıyor
Yoruldum mu ne
Hayır, hayır dikkatimi toparlayamıyorum
Eskiden daha derin düşünürdüm ben ya
Yoksa yaratıcılığım mı ölüyor
Nerde kaldı problemlerime şıp diye çözümlerim
Zamanı geri alsalar
Razıyım seninle aptalca törelerde beşik kertmesi olmaya
Razıyım seninle yan yana kundakda ağlaşmaya
Razıyım seninle anamdan emdiğim sütü paylaşmaya
Zamanı geri alsalar
Heybetli bir dağ...
bir simurg....
Ve öfke yağmuru....
Burnundan soluyordu simurg
Gözlerinden ateşler fışkırıyordu
Hani hep söylersiniz, unut onu
Hani sorarsanızya ne acıdır
Aşkı bilmeyenler,acısını bilmeyenler
Hani düşler kurmuşsunuzdur onunla bir ömür boyu
Küçük bir kızınızın olmasını umut edersiniz ya,tıpkı annesi gibi
Pazarları onunla bir bankta oturken, o güzel saçları omzunuza yaslanırya,
Ya Ben Aşkıyla yürüyeceksin
Gerçek felsefeye ulaşacaksın
Ya ben felsesiyle yürüyeceksin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!