Önümde hiç durmadan işleyen saat
Anlat bana nedir fanilik,nedir ebediyet?
Faniyim,ölümlüyüm,göçücüyüm fakat
Ruhumda çığlıklar:Ebed,ebed.
Her akşam oluşunda hüzünlenirim
Zamana "dur" deninceye kadar
Zaman hep koşacak, koşacak.
Ömür ağacından düşecek yapraklar
Ömrümüz tükenecek yaprak yaprak.
Şu da olsun bu da olsun, ha gayret ha çabala
Nere gitsem, nere varsam
Gurbet gelir peşimden.
Yaban eller bana mesken
Bırakmaz beni bu hasret, bu gam
Nere gitsem, nere varsam.
Bütün eğlencesiyle dünya
Tatsız göründü gözüme.
Bir sürü aldatmaca ve riya
Tükürmek gerek asrın yüzüne.
Tesellisiz gönüller avare
Bu dünyaya biri gelmiş
Âşık Yunus, bizim Yunus.
Kalp kırmayı günah bilmiş
Âşık Yunus, bizim Yunus.
Pek harapmış Anadolu
Yıl Bindokuzyüzonbeş, aylardan Mart
Bir hazan yaşanıyordu, asırlar süren.
Bir ulu çınar hala ayakta, düşmanlara inat
Gövdesinde nice garipleri barındıran.
O, artık hasta adamdı bazılarının gözünde
Bu çağlayan gibi akan ömürdür, gönül
Akmasına set olmak, ne mümkündür, gönül
Sen ki hala bir meçhul emelle meşgulsün
Uyanmazsan, sonun hicran, hüzündür, gönül
(03.05.1984)
Bu fani alemde elemden gayri
Ne geçti, ne geçti elime?
Kalmadı beklediğim, beklenenim
Artık yolculuk var ebet iline.
Deli gönül hep kükredin, hep coştun
Dertlerime binlerce ah
Ağlıyorum ben halime.
Gece bitsin, olsun sabah,
Huzur, sevdiğim kelime.
Boğuşur durur bu gönül
Üşüyorsun,
Bir sıcak kucağın yok.
Ağlıyorsun,
Huzur veren evin,ocağın yok.
Nerdesin,diyorum
Beyhude! Sesin,soluğun yok.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!