Maviyi diğerlerinden ayıran neydi.Ne farkı vardı şu kızdan,hatta büyük bir ihtimal bu kız fiziksel anlamda Maviden daha güzeldi.Ama çok sıradandı işte.Bunu sevmiyorduki Orhan,daha ilk tanışmada yelkenler fora,biraz zor olmalıydı,.Çok güzelsin,peygambere yaraşırsın zaten dediğinde,hemen kikirdemiyecek,''ne oluyosun be! nalburmusun,Ayhan ışıkmı,demeliydi,kilidi kafasına atıp gitmeliydi.belki ozaman daha bir isterdi onu,daha bir arzulardı.Ama şimdi biliyorduki erkek arkadaşı lomasına rağmen biraz istese iki günde bağlardı bu kızı.Bu değildi ama bu değildi istediği.Mavi gibi olmalıydı;
Bi keresinde maviye kontür yollamıştı,mesajlarına cevap yazabilsin diye,tepki sertti.Mavi hemen kontürü geri yollamış,bizde böyle arkadaş demişti.Ya msn de camı aç dediğinde
hooop kamera ne iş!
kardeşim yaptı,yanımda,on yaşında filan diyene kadar akla karayı seçmişti.Doğruydu kardeşi,yani kuzeni yapmıştı ama sonuçta tepki Orhanaydı.
Mavi sinir bozucuydu belki ma onurluydu,ve dik başlıydı.Orhan onun bu kabına sığmazlığını sevmişti,her dediğine hı demiş olsa,yada her yaptığını güzel bulup alkışlasa bir zaman sonra sıkılırdı zaten ondan,ve sevemezdi onu
Ama tersliğin,dikkafalılığında bir sınırı olmalıydı,Mavi bazen suyunu çıkarıyordu bunun.Orhanın her dediğine bir kulp takıyor,olmayacak manalar çıkarıyor zorluyordu yüreğini.
Ailesi arkadaşları,Orhanla dalga geçer olmuştu.İnternet kuşu diye.Ağır abileri vardı etrafında.Orhandaki değişimi kabullenemiyoırlardı.22Ne yapıyon oğlum hergece sabaha kadar internette.Yoksa porno siteleremi giriyon'' Bu çok sinir ediyordu Orhanı.çünkü daha birkez bile o iğrenç sitelere yada basit arkadaşlıkların arandığı kanallara girmemişti Orhan.Bunu sevmiyordu,üstelik ihtiyacıda yoktu.Çok kalabalık bir çevresi vardı.arkadaş sıkıntısı yoktuki.Yada sanal arkadaşlıklardan hoşlanmıyorduki Orhan.Girdiği nerdeyse tek site antolojiydi,ha birde altılıbul komda at yarışlarını takip ediyordu bazen.Maviylede zaten bu hesap üzerine konuşmamıştı,onunla bir kitap çıkarmak istemiş,oda bunu kabul etmişti.Daha sonra yaptıkları telefon görüşmelerinde ve yazışmalarında birbirlerine fazlaca alışmışlardı.İş ortaklığı olarak başlayan dialogları.kısa sürede ateşle barutun yanyana duramama tezini haklı çıkarmıştı.Orhan Maviye,Mavide Orhana artık varlıklarının,ve düşüncelerinin ortaklıktan daha önemli olduğunu söylemişti.Bu kötü birşey değildi elbet,ama Orhan için olmasada Mavi için erken edilmiş bir laftı belki.Çünki aradan geçen zaman içinde Mavi Orhandan soğumuş,onun yaptıklarını yada düşündüklerini yargılama yolunu seçmişti.Orhan bir anda sanki tek taraflı bir duygu yoğunluğu varmış gibi,kala kalmıştı.Ve şöyle yazmıştı Maviye bir mesajında
''Eşşeğin aklına karpuz kabuğunu düşürdün,uyu şimdi rahat rahat,eşşek anırıp dursun eşşekte ya kabahat''
Oysa bilyorduki Mavide aynı şeyleri hissetmiş,Mavininde kalbi kısa sürelide olsa hız rekorlarını altüst etmişti.Tek gerçek olan şuyduki.Orhanın hem kendine hem Maviye söylemeye korkmadığı,ve dahası söylemekten hoşnut olduğu gerçekleri,Mavi ne kendisine nede Orhana itiraf edemiyordu.''evet,bende seni düşünüyorum,bende telefonu elimden bırakmıyorum,seni arkadaşlarıma anlatıyorum,ve senin hayatını merak ediyorum diyemiyordu.Ama neden?
Orhan bu sorulara ve aklını kurcalayan kendi sorularına doğru yanıtları kendisi veremiyordu.bunların cevabını vermeye Mavinin kendiside yanaşmıyordu.Öyleyse oda yazacaktı,romanı,yayınlayacaktı sayfasında,haykıracaktı herkese,''heey duyun işte duyun,okuyan okumayana anlatsın,bilen bilmeyene söylesin,olurya belki mavininde kulağına gider oda inanır.Kendisini nekadar sevdiğime''haykıracaktı işte,buna kim engel olabilirdi,
devam edecek.....
Serhat ÇalışkanKayıt Tarihi : 23.10.2006 18:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!