Mavi Desenli Kelebek Şiiri - Vildan Ert ...

Vildan Ertuğrul
12

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Mavi Desenli Kelebek

Saklı hayallere gömülmüş bir köylüyüm
cihan bakışlarında yar.
Baksan göremeyeceğin kadar kalın
bir saydamdanım.
Baktığın aynalarda göremezsin
aksini gözlerinin de,
buğulu camlarım bile gösterir
yara bere müptelası bakışlarını bana.
Bir versen ellerini kalkacaksındır da düze,
yarım bırakırsın yine bana ama intiharını.
Bir kuş daha can verir ellerinde şafağın.
Eğreti hayatlara zincirlenmiş bir köleyim
en bana bomboş zihninde yar.
Baksan göremeyeceğin kadar yakın
bir şeffaf sendenim.
Bebeğini hiç bilmeyen bir baba kadar duyamazsın
üstü kapalı tutunca bir başka gönülleri.
Bela olur, felaket olur güneye göç etmeyene diyar
rotası musalla olur yara varmayan yılların.
Beyaz goncalar açacaktır kelebekler uçuşunca da,
bir yarım kalp kalır bana, diğeri fezaya savrulur.
En mavi kelebeğin desenleri idamım olur.
Zannınca zanaatsızım bin bir sürü içinde,
yaban bir elçi gözlerin sana giden tüm yokuşlarda.
Başsız kalmış köyümde yükselirken minareler,
bir gariban çobancaydı yalvarışım sağanağına.
Bedeviye susuz bir çöl olur muydu âlemde,
bak sahralar aşındı, taşındı su seraplarına.
Kelebek ümidine sarılan sarhoşluğumla,
bir günlük ömürlere sığıştırdım soluklarımı.
Bir solgun albüme daha yapıştırılarak tebessümlerim,
baygın bir çeyizi oldu eski kurgular kurmacamın.
Ben söküldüm şafak söktü ipe varamadan yok oldum.
Emellerine dar geçit beleyip bin bir başlı kartal saydın
her başımı bin kez vursan da sen,
bir bir gülümsediler senden gelen yok oluşlara.
Leylaca bir direnişe sundum her seferinde kara zarflarını,
baygın argın uyansam da hep, kandım yine kaf ankalarına.
Bozgun verdin sen kelebek tanımadın gün ışıklarını,
bitap düştüm ankaya binerek el salladım masallarına.
Bir önsöz sıkıştırıp elime mavi kelebeğe dönüşünce sen,
bakakaldım ve bulamadım hiç sonsöze soyunan tek kelime.
İmza ben diye bitememişse de yaşanılamayanlar,
bir tek şahit dahi bulamayarak benliğime, taş oldum.
Renksiz bir kuşağıydım siyah beyaz bir dünyanın,
adil bir penceren fısıldamıştı griliğimi gözlerime.
Menat! Canlan ve itiraf et, taştandı tüm tanıklar,
bozuk tanklar yığını ezip geçmiş yağmuru.
Bitkin karanfil sen söyle, samanyolunda düşmüştün
bakışlarımın tam ucuna.
Ben boz bitkilere düğümleyip kurşunlarımı,
beni bulamam.
Bil! Körebe darağacına asılır; seni bulamam.
Bilirim seversin sen maviyi, en maviyi...
Sen maviler içinde var olurken göğümde,
ben beyazlar içinde gülümseyerek
nura can vereceğim gözlerinin toprağında.
Sen... Beyaz bir düş konuğumsun mavi desenli kelebek...

Vildan Ertuğrul
Kayıt Tarihi : 2.2.2010 12:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Vildan Ertuğrul