Kanatlarının sesi duyuldu önce
Yaklaşırken çatıya.
Yavrusu, henüz olgunlaşmamış cüssesiyle
bir o yana bir bu yana
koşuşturur düşe kalka, telâşlı bir şekilde,
Çok acıkmış ve üşümüş;
Belli ki beklemek çok zor,
Onca soğuğa ve rüzgâra karşı
Deniz gören cephede.
Çok mutlu olacak bir doyabilse
Bacaların kuytu köşesinde,
Bir an önce
Uçmak ister özgürce.
Ama
Bilmez ne uçmayı, ne de çatıdan düşmeyi.
Hadi annesi,
Öğret ona düşmeyi.
Yeni oluşan tüyleriyle
Karşı koysun düşündeki poyrazlara,
Martı'ca
Zaman zaman
Oyun oynayacak annesi,
adı: 'Yalnız Kalmaca'.
O da yalnız kalacak bir gün
Benim gibi,
Nasıl kalındığını bilmeyerek
Ve
Annesinin gelmesini bekleyecek
Saatler boyunca.
Hadi doyur onu annesi,
Biraz daha büyüsün,
O, daha küçük,
Bilmez ne demek yalnızlık.
Kim bilir,
Belki de korkup
En görünen yerde seni bekleyecek,
Üşüyerek.
Isıt onu,
Al kanatlarının altına,
Belli, çok korkmuş, acıkmış sensiz kalınca.
Hadi annesi,
Büyüt onu,
Uçmayı öğret ılık bahar meltemlerinde.
Sakın kaçırma gözden, kaybolmasın.
Sonra,
Ne yaparsın,
Sen tek başına
O tek başına
Ve
Kahır akşamlarında
Ben tek başıma.
(2008)
Muammer İncedereKayıt Tarihi : 10.4.2008 14:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!