Yusufçuk gibi kanat çırpışına rast geldim
Hayır hayır! gibisi fazla sanırsam
Bir yusufçuk olacağını bilseydim keşke
Bende mavi gölün kenarında bir bataklık olurdum belki,
Belki de sen canın her istediğinde uçabilesin diye güneş olmayı seçerdim.
Senin bu gözlerinde ne var bilmiyorum
Baktıkça eksiliyorum, mavi bu kadar eksiltmez derlerdi
Gökyüzünden çaldım onu, sana verdim
Mavisin…
Mavilik bir toprak anaya yakışır bir de sana.
Psikolojiye ve Afro-Amerikalılara şaşmamalı
Güneş ışınlarına ve gaz moleküllerine şükretmek gerek
“Maviliğinden sevsem tek; denizler, tablolar ve bu şehir kıskanır seni.”
Alıp gideceğim gözlerini; Marakeşe, Goa’ya
Bir öğle vakti; eski zamanlardan sevsem seni, uçarsın biliyorum…
Sevenler bilir yusufçuk uçmamalı.
Ellerin diyorum Tanrı bin yıl uğraşmış sanki
Elinden tutarsam yanacağız, yanıp küllerimizden doğacağız biliyorum…
Biliyorum…
Bir öğle vakti; eski zamanlardan seveceğim seni… görürsün bak
Kayıt Tarihi : 10.1.2016 22:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!