Milattan önce yedi binde
Ovada ilk köy hayatını başlatan
Aslantepe
Değirmentepe
Cafer Höyük’ten
Binlerce yıllık belgeleri bu günlere aktaran
Akad imparatoru Sargon’dan beri
Mezapotamya
Glikya
Babil’den gelen yolların cümle kapısı
Kral yolu üstünde gerdan gibi Malatya
Urartu kaynaklarında Melita adıyla bilinip
Hitit’i
Roma’yı
Selçuklu’yu anlatır
Pek çok uygarlığa sahne olan topraklarında
Haçlı ordusunu bozguna uğratıp
Malatya’yı feth eden büyük Türk komutanı
Danişment Gümüş Tekin yaşar gibidir
Eski Malatya kalesinin
Yorgun burçlarında
Yüzyıllar ötesinden el eder
Taşhoran / Hekimhan / Veng kiliseleri
Yükseklerden beş nefes ses verir günde
Namazgâh
Teze Camii
Hötüm Dede minareleri
Sıddı Zeynep / Ahmet Duran
Kabak Abdal türbelerinde gün boyu
Dilek kapıları açılır
İnanmış insanların dualarında
Silahtar Mustafa Paşa
Silahtar Mustafa Paşa
Taşhan
Bedesten adları yaşar kervansaraylarda
Kırkgöz
Büyük Kozluk
Kömürhan Köprüsü
Tarihi bir düğümdür iki yakayı bağlayan
Suların gizli dünyasında
Günpınar Şelalebi huzur
İspendere
Balaban
Harapşehir içmeleri şifa dağıtır
Takaz
Kernek
Horata sularının efsaneleri anlatılır kış odalarında
Akçadağ’da halı
Sinan’da kilim
Arapgir’de manusa
Merkezde bervanik
Malatya kadınının ince zevkidir
Desenlerle anlatılan bin yıllık geleneğin
Renklerdeki motiflerdeki imi
Saygısındak konuşmayan gelinin dilidir
Hasta ise sarıyı vurur dokuduğu kilime
Muradına ermiş ise yeşili
Bir umudu varsa gelecekten
Maviyi oturtur zemine
Yazmalarda gül dalı
Kayısı
papatya
Mor oya yaygındır Malatya’da
Battal Gazi’nin namı dilden dile söylenir
Hüseyin Gazi
Vaiz Baba
Gönül erleridir saygıyla anılan
Somuncu Baba’nın ayrı bir yeri vardır buralarda
Udi Nevres’in ince nağmeleri
Fahri Kaya’nın yanık türküleri dinlenir
“Sarı kurdelem sarı” der
“Şu dağları delmeli” der taş plaklarda
Türkü Ana ses verir ötelerden
“Fırat Kenarı”nı söyler
“Dost eline giden turnam” der
Yanık sesiyle gramofonlarda
Arguvan’ın uzun havaları okunur
Âşıkların deyişleri dile gelir sazlarda
Kimi zaman samaha durulur
Halaya kalkılır düğünlerde
Ağırlama / tezleme / Lorke vurunca davullar
Yer yerinden oynar Malatya’da
Malatya’ya gelip de
Hekimhan’dan ceviz
Akçadağ’dan armut
Sürgüden elma deren
Çöloğlunu / Hüdaiyi
Hasanbeyli kayısıyı dalından yiyen
Bu tadı unutamaz bir daha
Bir sırrı var bu memleketin
Bilinmez
İnönü’den Özal’a
Devlet başkanları yetiştiren toprağında
Kayıt Tarihi : 3.8.2014 23:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!