İkinci Mahmut’tan alır adını,
Adınla bahtiyar ol Mahmudiye.
Seninle yaşayan bilir tadını,
Bin bir çiçek özlü bal Mahmudiye.
Padişah astırır halkı ezeni,
Muhacırlar gelip kurar düzeni,
Kaynasın durmadan dirlik kazanı,
Nifakı kalplerden sil Mahmudiye.
Türkmeni, çerkezi, tatarı, lazı,
Hepsi aynı dilden çalarlar sazı,
Omuz omuzadır erkeği kızı,
Birliğe götüren yol Mahmudiye.
Mecidiye, Yayla pancar diyarı,
Şerefiye, Akyurt tahıl ambarı,
Yeniköy, Doğanca, Balçıkhisar’ı,
Şefkat ile okşar yel Mahmudiye.
Çaltepe’den çıkan yeşil taşların,
Beyaza bürüyen kara kışların,
Üstünde dört mevsim uçan kuşların,
Yaydığı neşeyle dol Mahmudiye.
Tarım İşletmesi olsa da Hara’n
Atlar yetiştirir rekorlar kıran,
Etini, sütünü cömertçe veren,
İneğin, koyunun bol Mahmudiye.
Hamidiye, Mesudiye öz kardeş,
Tokathan, Güllüce birbirine eş,
Kırkkız Dağı olmuş hepsine sırdaş,
Sor da dertlerini böl Mahmudiye.
Serçe selam durmuş İsmetpaşa’ya,
Yeşilyurt, Fahriye binler yaşaya,
Topkaya çekilmiş şöyle köşeye,
Sallıyor oradan el Mahmudiye
Sendin atçılığın mutlak galibi,
Ününe ün kattı Jokey Kulübü,
Gelişerek kırdın eski kalıbı,
Yarının aydınlık, gül Mahmudiye.
Hoşgörü yaraşır Yunus soyuna,
Razıdır her biri kendi payına,
Nazlı nazlı akan Seydisuyu’na,
Barış çelengini sal Mahmudiye.
Halil’i kem kader gurbete saldı,
Yıllardır yüreği hasretle doldu,
Beden ayrı, gönlü seninle kaldı,
Bunları böylece bil Mahmudiye.
Kayıt Tarihi : 17.4.2009 23:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!