Her sabah aynı kuşların sesiyle uyanıyorum liza
Ama liza ben sabaha değil sana uyanıyorum
Beni ölüm meleğiyle aldattığını bile bile seviyorum seni
Kalk lisa, yatağına yat nolur, toprak soğuktur şimdi
Mateminle aynı odada yalnız bırakma beni
Başını musallaya yaslamışken nasıl uyuyabilirsin ki liza
Gel, göğsüme yasla başını, bak sana sesleniyor
Duyuyor musun
Yoksa liza kalpte mi çürür toprakta
Toprak ne kadar da kıskanç değil mi liza
Şimdi anlıyorum insan neden tekrar yaratılacak
Topraktan hesap sormak için olsa gerek
Ölmeden önce son bir isteğim olsa ya liza
Yağmur yağsın isterdim, gökten boşalırcasına
Şimdi anlıyorum neden toprak kokusunu bu kadar sevdiğimi
Her yağmur yağdığında etraf sen kokuyor biliyor musun liza
Her nefesimde içim senle doluyor
Verdiğim her nefeste tekrar gidiyorsun benden liza
Son kez derin bir nefes sen alıyorum içime
Sevgilinin kollarında son senimi vermek ne kadar zor biliyor musun liza
İnsan topraktan gelme midir bilmem ama liza
İnsan toprağa gitmedir.
Kayıt Tarihi : 14.11.2020 21:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir gün o kişinin bu şiiri okuması ümidiyle.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!