Bir gümüş gülüş ve sinemde rüzgar
Poyrazın döşünde düşüncemde yar
Öyle bir düş ki bu yimi dört ayar
Tüccarı,sarrafı şaşıyor Leyla.
En güzel rüyanın sinesine renk
Yıldızlar notası,busesi ahenk
Anılar gönlüme yağınca tek tek
Gözümden nehirler taşıyor Leyla.
Bu nasıl bir bakış,bu ne akıştır
Sensizlik ruhuma zemheri kıştır
Gideceksen önce beni alıştır
Sensizlik aklımı aşıyor Leyla.
Bir sevmek türküsü olmuştun önce
Şimdi ki hallerim inceden ince
Depremler oluyor adın geçince!
İçimde fay hattı yaşıyor Leyla.
Ölümcül dediler bu kalp yarama
Yüreğim hasretle bahtiyar ama
Ayrılık elinde bir çelik kama
Her nefes yaramı kaşıyor Leyla.
Bir ölüm,bir gülüm iki yolum var
İkisinden birine sürgünüm ey yar
Ayrılık mezardan daha soğuk,dar
Dizlerim birine koşuyor Leyla.
Tut beni kolumdan küle döndürme
Bir güle yakışmaz kan ile sürme
Sevdalı halimi bana çok görme
Yüreğim aklımı boşuyor Leyla.
Kerem’e ateşsin,Yusuf’a kuyu
Ateşte harlandı bende beş duyu
Mezara döktüğün bir kova suyu!
Hissetti yüreğim üşüyor Leyla.
Şiirler boyunca dokundu kefen
Bunu mu hak eder seni çok seven
İlk sözü sen idin,son sözüde sen
Sevdiğin toprağa düşüyor Leyla.
Kayıt Tarihi : 26.10.2024 18:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!