Leyl'im 10 ( var oluş )

Murat Bekir Alpars
90

ŞİİR


27

TAKİPÇİ

Leyl'im 10 ( var oluş )

Leyl’im…
Seni beklemek,
Unutulmuş destanlarda saklı bir acıya dokunmaktı.
Aspendos’un harabelerinde yankılanan bir çığlığın
Toroslardan duyulması
ve muhabbet taşıyan tüm gönülleri
ateşe vermesiydi çağlar içinde.

Benimle başlamadı bu yangın,
Asırlardır süre gelen
tarih öncesi çağların
en büyük sancısını yaşıyorum ben,
tüm âşıkların acısını yüreğimde taşıyorum
ve onların külleri üstünde yanan
bir tahtın altındayım artık ben.
Sen,
Kutsal ateşi sonsuza dek koruyan prenses
ve ben o ateşi söndürmeye kalkışmış
bir isyandan, firarla sana geliyorum.
Ey ölüler diyarının kapısında bekleyen,
senin yokluğun,
Ra’nın solgun yüzünden daha soğuk
ve gölgesinden daha derindir.

Seninle başlayan geceler,
bir Pers sarayının koridorlarında
yankılanan adımlar gibiydi
ve ben,
her adımda biraz daha kaybettim kendimi.
Senin ismin,
Bir kâhin sözünden keskin,
şiirleri kıskandıran güzellikteydi…
Dedim ya,
senin ismin,
bir buğday başağının üstünde titreyen damla,
Ölüler diyarının üstünde sessizce duran ışıltı…
Adın,
Unutulmuş kutsal metinlerde gizlenmiş iki hece…

Bir zamanlar,
Atlantis’in derinliklerinde yüzüyorduk birlikte
ama sen,
bir gemiye binip, karanlık bir denizde kayboldun.
Ve ben,
dalga dalga yutuldum bilinmezin derinliklerinde.
Al Haramda Yaralı bir Sfenks gibi,
Çözülmemiş sorularımı senin yokluğuna bıraktım.

Ve ben,
yenilmiş bir kraldım,
tahtım yerle bir,
sarayım harabe…
Aşkın yıkıntılarında sürünüyorum
şimdi sen hatırlamıyorsun
ben sana geçmişimizden geliyorum…
Kutsal bir gizemin içinden,
Her adımda daha az duyurabildim varlığımı sana.
Ve şimdi ben geldim Leyl’im…
Sana dair ne varsa,
eski taş yazıtlarda gizliydi
ama kimse çözemedi anlamını
seni bir sır gibi sakladım,
bilinmezlik içinde kutsal bir tılsımla.

Adın o zaman Leyl’di…
Bu senin kaçıncı hayatın bilmiyorum.
Ve şimdi ismin ne olursa olsun,
sen bir infinity sarayının kraliçesi olarak
bu evren varlığını sürdürdükçe
daim kalacak olan Leyl’sin…
Sen,
Bir kraliçenin taçsız saltanatı,
bir şairin şiirler dehlizinde sakladığı güzellik,
varoluşun gölgesinde
sonsuzlukla dans eden bir perisin.
Ve ben,
Bir filozofun sonsuz sorgusunda,
varoluşun izlerini ararken,
sadece seni anlayamamış biriydim.

Artık anlıyorum seni…
Bir zamanlar,
Ishtar’ın gözyaşları denize düşerdi
ve ben, o gözyaşlarının içinde,
Seninle yaşanamamış hayatın ağıtını tuttum.
Asırlar geçti
ve şimdi senin gömleğine yüz sürmeye geldim…
Ay,
Sümer takviminde donmuştu o gece
ve ben,
Işığında seni aradım
ama karşıma sadece kendi gölgem çıktı…
Varlığın içinde yokluk,
okyanusların ortasında bir boşluk…
Biliyorum,
Sana dokunamam…
Ben, bir serabın içinden
kovulmaya mahkûm edilmiş bir şairim.
Yitik zamanın içinde;
kendimden kaçarken,
hayaline tutunmuş bir şairim ben.
Yolumuz,
Kralların yasalarında yazılı değildi.
Ve aşkımız,
eski medeniyetlerin yıkıntılarında yankılanan,
bir fısıltıydı sadece.
Leyl’im…
Kadim toprakların unutulmuş kraliçesi,
zaman ve mekânın ötesinden,
aşkın külleri üstünde yükselen bir nida ile
sana sesleniyorum…

“Sen benim en eski efsanemsin ve ben, seni anmadan,
sonsuzlukta yolumu bulamam.”

Seni buldum!
Bu benim son hayatım,
yine kaybolursan,
artık ben var olamam…

Leyl’im!
Leyl’im…

Murat Bekir Alpars
Kayıt Tarihi : 7.6.2025 00:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Tuna Kafkas
    Tuna Kafkas

    bu kalemle bir şekilde tanışmak isterdim... maşallah kardeşim... siz; bu sitede okuduğum en zarif kalemsiniz... tebrik ederim... kaleminizin mürekkebi kurumasın... amin.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)