Nasıl sığacak bu şiire?
Sonsuzlukta kayan bir yıldız.
Bir balık nasıl yüzecek bu dizelerde?
Tek başına bir balık olsam
Ben bu nehirde.
Sevdamın oltasında,
sen hiç ölü bir zaman güneşinde bekledin mi Pazar sabahlarını?
Sen hiç yazdın mı, yaşayamadığın çocukluğun anılarını?
Hergün bir öncekinden daha çok sensiz kalmışken,
sen hiç Pazar sabahı şiir okudun mu düşünürken adımlarını?
Hava yağmurluymuş,
Balık gibi ıslanmışsın.
Ya da fırtınalıymış,
Bir tarafa savrulmuşsun.
İster ağlarsın deniz kenarında,
İster gülersin sabah ayazında.
Sanıyorsun ki ben,
Yarınlara uçan bir turnanın
kanatlarında durmadan koştum..
Oysa ki ben,
Her sabah güneşinde
Yıldızdım, suskundum …
Nereye bu yolculuk?
Birak ben de geleyim.
Tek basima koyma, beni de al.
Neden koptu, soyle bileyim,
Kalbimdeki bu en saglam dal.
Birini anacaksam eğer
Mutlaka sen olursun
Bir şeyler söyleyeceksem
Dolu dolu
Senden sözetmek içindir
Mutluysam, gülüyorsa gözlerim
Son bir hevesle yürürüm,
Seninle olacak anılara.
Ama sokaklarda başka bir telaş.
Gözyaşları ekilmiş kaldırımlara.
Biçerler sokaklardan demet demet.
Şiir, çiçek, sevgi ve hüzünleri…
Derinden derine ses verdi duygu,
Bir zevkli yanlışla çırpındı içim.
Hayalin sanki gerçek oluyordu,
Hakiki aleme bu ilk girişim.
Ölüme gülerek baktı gözlerim.
Izdırabın manası meçhul yalandı
Unutamazsın
Gözleri aklına gelir, unutamazsın,
Sevdim dediği gelir aklına unutamazsın,
Tebessümleri aklına gelir, unutamazsın,
Nasıl bakmıştı der unutamazsın
İlk gittiğimiz filmdi der unutamazsın,
Bu kadar mavi miydi
Senin gözlerin
Bu kadar derin.
Hele de ben,
Yüzmeyi öğrenememişken.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!