Yitik bir hüzun gibi duvarda akislerin
Hani bağırları yakan ölümsüz loş ışığın.
Garip garip tütüşen şamdanlarda islerin
Nerde gölgende gezip eriyen o aşığın.
Kısılmış ışığında ne oyalar işlendi
Loş ışığın arkadaş mahsun göz yaşlarının
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



