Mansur'u astılar bir sabah vakti,
Gölgesi kaldı darağacında.
"Enel Hak" dedi, sesi,
Mekânsız bir noktaya sığdı...
Nesimi'nin derisi yüzüldüğünde,
Her parça semaha durdu.
"Lâ mekân" yazılıydı alnında,
Cellâdın bıçağında billurlaştı...
Kemter Abdal'ım ne arştayım ne ferşte,
Mansur'da asılı, Nesimi'de üryanım.
Darağacı da bir miraçtır,
Deri de bir Kâbe...
Aynı noktadayız aslında:
Hallac'ın boynundaki ip,
Nesimi'nin kanıyla ıslanmış toprak,
Ve şimdi bu dizelerde titreşen sır...
Sordular: "Nerede buluruz seni?"
Dedim: "Mansur'un 'Enel Hak'ında,
Nesimi'nin her yüzülmüş zerresinde,
Ve siz her 'Lâ mekân' deyişinizde..."
Biz ki mekânsızlarız
Asılmak da giyinmektir,
Yüzülmek de donanmak...
Hakikat, tam da
Kaybolduğun yerde!"
Kemter Abdal
Kayıt Tarihi : 18.5.2025 01:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!