Kuru Ölüm Şiiri - Münzevî Muhayyelât

Münzevî Muhayyelât
203

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Kuru Ölüm

içimde önlenemez bir kalkışma var
sesinin isyanında bayrak sallamaya dair

bulutları bir cücenin candamarına tıkıştırmak gibi
tuhaf düşler geliştiğinde parietal lobumda
birazcık esnetip şüphemi sabah mahmurluğumla
dişlerime bir tekdüzelik katabilirim

ölmeye dair kuru bir ağzım var her defasında
dişlerimden bir cennet sızdırsam da
eşyanın operasyonel bölüğüne

yok sayın beni gelmedi yazın
akşamın kırkıncı yaş gününe

ağzımda bir cinnetlik telaşla
girişken bir ceset olmak için
sesinin isyanında
içimde önlenemez bir kalkışma var anla
kupkuru bir tıkırdamanın yanısıra

bırakın kırsal kırlangıçlar uçsun o vakit
ölümün suskun semalarında

bir demet açlıktır ne de olsa gayreti
karnına taş bağlayanların
kazanda taş kaynatanların

kahkasız bir hayatı
gülmekten ölmeye tercih ediyor
ve susuyor isek
vardır bir bildiğimiz
ebedi neşeye dair..

ağzımız kurudur çünkü
ve ağzımız sessizdir
ölüm her halükarda ağzımızda susar..

Münzevî Muhayyelât
Kayıt Tarihi : 19.2.2011 02:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sükûn Ve İnşirah
    Sükûn Ve İnşirah

    ‎'bütün çiy damlaları
    bütün yapraklardan
    sen olup damlayana kadar tanrım
    uyuyup uyanıp soracağım
    kendime hicrim nerede biter
    nerede başlar sana vaslım'

    @..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Münzevî Muhayyelât