Sermaye artık tek tek devletlerin dar çuvalına sığmaz,
yerküreyi ağ gibi saran örgütlerde yaşar:
IMF’nin tabelasında,
Dünya Bankası’nın kasasında,
BM’nin diplomatik maskesinde.
Bir zamanlar “sosyal devlet” diye sunulan kırıntılar,
işçi sınıfının kavgasının mecburi hediyesiydi;
grevle, barikatla,
Sovyetlerden esen rüzgârla koparıldı.
Ama sosyalizm dağıtıldığında,
kapitalizm hızla toparlandı;
ulus devletleri lime lime edip
pazarlarını yeniden kurdu.
Artık “bağımlı” ülkeler yok,
yeni sömürgeler var:
doğal kaynakları kelepçelenmiş,
stratejik damarları özelleştirilmiş,
ekonomisi ipotekli,
siyaseti taşeron ellerde.
Kendi burjuvazisi bile efendi değil artık
emir eri, noter kâtibi;
“evet”ten başka sözleri yok.
Ve uçurum büyüyor:
bir yanda yirmi efendinin şatafatı,
öte yanda iki yüz ülkenin
sofradan dökülen kırıntıya muhtaç kalabalığı.
Kapitalizm tek tek ulusların çatısı olmaktan çıktı;
artık yerkürenin patronu olmakla övünüyor.
Ama her patronluk,
her taşeronluk
daha ağır zincirler demek.
Bu zinciri kıracak olan,
küresel sermayenin değil,
küresel işçi sınıfının örgütlü gücüdür.
Yaşasın enternasyonal dayanışma!
Yaşasın sosyalizm!
Kayıt Tarihi : 1.10.2025 11:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!