kozasını yırtıp dünyaya gözlerini açan bir kelebek gibi
üç günlük dünyanın bir gününde mutlu olsak da kafiydi..
zaten dedim bizden geriye ne kalacak.
mezarımızda miras bırakacağız belki bedenimizi karıncalara.
o kadar..
bir kez ölen yeniden doğar mı,
aşk mı güçlüdür ölümden yoksa ölüm her şekilde onu alt eder mi..
soruları arasında..
ölümü hatırlıyordum..
oturup kendi yasımı tutmuştum..
tuhaf..
insan öldükten sonra mı aşık oluyor yoksa..
bu da tuhaf..
hayal gücümü zorluyorum sözlerim güçlensin diye,
ama gereksizmiş..
zaten hüzün çökmüş geceye..
nerede yanlış yaptım ben..
yanlış insanları sevdim diye böyle miyim derken..
yalnız insanları sevmişim..
kabulleniyorum artık bu durumu..
en kötüsü de yarın ne olacağını biliyorum,
bir saniye değil bazen bir ömür geçse de hiçbir şey değişmiyor..
sonra haberlerde okudum..
birbirini seven ama ayrı insanlarla evlenip çocukları olan iki kişi,
birbirlerini bileklerinden kelepçeleyerek denize atlamışlar..
tuhaf..
diyebilseydim keşke..
diyemedim boş ver dedim..
boş ver..
aşk, ölümden güçlüyse en sonda..
her gece ölüp ölüp yeniden doğmak daha güzel..
ve tıpkı bir kelebek misali aşk avuçlarımdadır şimdi..
deyip,
her gece avuçlarımı açmadan..
albümdeki fotoğraflarını açıp bakıyorum önce..
Kayıt Tarihi : 20.7.2013 02:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!