Sen Deniz Feneri
Hüzünlü bir kış günü başladı yolculuğun
Çocukluğun yıkık kentlerde
Ve kesme kaya caddeli ahşap evlerde geçti.
Okuma yazmayı öğrendiğin
Gazetelerdeki terör sayfaları
Devamını Oku
Hüzünlü bir kış günü başladı yolculuğun
Çocukluğun yıkık kentlerde
Ve kesme kaya caddeli ahşap evlerde geçti.
Okuma yazmayı öğrendiğin
Gazetelerdeki terör sayfaları
Köroğlu, halk şairlerimiz içerisinde kavganın, özgürlüğün sembolüdür. Doğum, ölüm tarihleri bilinmeyen, bir eski efsane kahramanı olan Köroğlu'nun adını alan bir şairimizdir. Bu şairin, III. Murat zamanında (1574-1595) Osmanlı ordusuyla İran savaşlarına katıldığı (1578-1584) bilinmektedir. Bolu Beyi'nden babasının intikamını almak üzere dağlara çıkan, yiğitlik ve iyilikseverliği destanlaşan isyancı Köroğlu ile şair Köroğlu halk zihninde kaynaşmış durumdadır. Aslında çok daha eski bir efsanedir ...
Âşık Köroğlu — Destan değil, direniş türkülerinin çağrısıdır
Sen dağda büyüdün,
sözünle yoksulun başını okşadın,
sosyal düzenin naylon zulmünü türkülerle deldin.
O söz ne sıkıyönetimin kalkandı ne sarayın avazı...
Halkın dilinden akan bir özgürlük imgesiydi.
Sazını koçaklamaya değil;
bahşedilen vatanına, kardeşine, özgürlüğüne
susarsız bağlanan insanlara çaldın.
Her dörtlükte “yalnız yaşadım” değil;
bir halkın bin yıllık sabrını coşkuya çevirdin.
Hak değil, yalnız insanlık için yaz sınıra:
Köroğlu sen
şekilcilikle değil, sahicilikle şiir yazandır.
“Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm” diyenlere değil,
direnişi umutla türküleştirenlere ses olan ozansın.
Sana selam olsun Köroğlu;
Dağın yankısıyla gelen, sazıyla halkı çağıran,
Bir milletin kalbine dokunan özgürlük türküsüne...
Haydar Güner