Düşleri vururlar kanatlanırken cümleler,
yiyemediğimiz yemeğin kokusuna yavan ekmeğimizi banarken.
Huzur zayiî ilânıyla bulunmayan,
kaybedince sözlükte hiç olmayan,
kâmus gebe…
Hay! Ebesini emekli ettiğim,
beynimden kan çekiyorlar enjektörle;
beyinsizdim kimilerine göre.
Gözkanlarım inerken patikalardan,
yanaklarımın elleri tanıyor hıçkırıklarımı,
gözkanlarımın.
Şairini şiirine gömün,
sınırlarıyla yüz yüze getirirken acıları,
kutsi bir yara gibi…
Koparın kendisinden, koparın!
İçimde bir mengene,
paslı, unutulmuş metal sesi
kemiriyor ruhumu.
Sirkteki palyaço, hadi gülümse!
Kelpetenler geziyor ilmik ilmik,
boğumlanırken ümüğüm;
bağrım bağırıyor hafakanlarına,
enjekte edilirken sükût-u hâyâl.
Vaktidir midir ömrümün
bir sagu gönderine çekilmek?
Kokusu kan,
kokusu terrevan,
kokusu korkudan kokan…
Sobelemeyin beni,
sobelemeyin gülüşümün
çiziktiği yerden.
Kayıt Tarihi : 3.11.2018 12:45:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!