Kördüğüm Şiiri - Hüseyin Erdinc

Hüseyin Erdinc
191

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Kördüğüm

KÖR DÜĞÜM

Yürüdüğüm yolun taşları susar önce,
Ben konuşurum, gece duyar,
Gece konuşur, ben susarım.
Her adım bir pişmanlığın gölgesini taşır
Ve sen gelirsin aklıma,
En unutmak istediğim yerden,
En hatırlanmak isteyen halinle…

Düştüğüm her uçurumun kıyısında
Elini görür gibi olurum,
Uzattığını değil—
Çektiğini hissederim en çok.
Çünkü gidişlerin vardır senin;
Yarım bırakan,
Delik bırakan,
İçten içe kanatan.

Ben hep “geçer” derdim,
“İnsan unutmayı da öğrenir.”
Oysa sen,
Bir acının kendine yer açma biçimiydin.
Sessiz, usul, kıvrımların arasına sızan
O derin kırgınlık gibi…
Ne bağırır, ne de giderdin.
Sadece dururdun.
Hiç ses çıkarmadan
Her şeyimi eksiltirdin.

Geceleri bir alışkanlık gibi değil,
Bir zorunluluk gibi uyanır oldum.
Uyku gözlerime değmeden
Sen düşersin kirpiklerime…
Yıllar geçmiş gibi ağır,
Bir an kadar kısa.
Senden kalan boşluğun ortasında
Bir adım ileri gitsem eksileceğim,
Bir adım geri gitsem çözüleceğim
Bir düğümle yaşar oldum.

Sana anlatamadığım ne varsa
Kendime anlattım önce,
Kendime yalan söyledim,
Kendime sustum.
Sonra öğrendim;
İnsanın en büyük yalnızlığı
Kendi sesine bile tahammül edememesidir.
Ben buna yenildim.
Sen hiç yenilmedin,
Çünkü hiç savaşmadın.

Silik bir fotoğrafın kaldı
Gülüşün değil—
Gülüşünün gölgesi önemli artık.
İnsan bazı yüzleri unutur
Ama bazı bakışları unutamaz.
Senin bakışın da
Giden birinin arkasında bıraktığı
Son toz dumanı gibi,
Hâlâ havada asılı…
Dağılmıyor.
Bitmiyor.
Sönmüyor.

Düşündüm sonra;
Kaybettiğim neydi?
Seni mi,
Bende bıraktığın seni mi?
Yoksa hiç sahip olmadığım bir ihtimali mi?
Bilmiyorum.
Bir duyguyu gömdüğümüzde
Geride kalan boşluğun kime ait olduğunu
Kim söyleyebilir ki?

İnsan bazen
Birini sevmeyi değil,
Onu bırakmayı beceremediği için tükenir.
Ben tükendim.
Sen sadece geçtin.
Aramızda bir tek zaman yoruldu,
Biz değil.
Sen değişmedin,
Ben unutmadım.

Şimdi anlıyorum;
Aşk bir bağ değilmiş,
Bir izmiş.
Çıkmaz sokaklara benzermiş bazı duygular.
Ne kadar yürürsen yürü
Dönüp yine başladığın yere gelirmişsin.
Ben sana,
Sen kendine döndün hep.

Sözlerimizin olmadığı bir yerde
Sessizliklerimiz konuştu;
Senin sessizliğin duvar,
Benimki kapıydı.
Sen ördün,
Ben bekledim.
Sen sustun,
Ben çözüldüm.
Sen aynaya baktın,
Ben sana…

Geri dön diye bir şey söylemedim.
Söylesem de duymazdın biliyorum.
Sen, yalnızlığınla anlaşmış biriydin.
Ben ise,
Kırgınlığın bile içinde bir sıcaklık taşıdığına inanan…
Yanıldık belki ikimiz de,
Ama sen daha az üzüldün,
Ben daha çok sustum.

Kendimi senden değil,
Sana inanan halimden ayırmaya çalıştım uzun zaman.
Zordu.
Çünkü en kör düğümler
İnsanın kendi içinde atılır.
Çözmek değil mesele,
Kabul etmektir.
Ben.
Seninle yarım kalmayı,
Senden sonra tamamlanamamayı bile
Kabullendim sonunda.

Şimdi söylüyorum kendime yüksek sesle:
Her yaranın kabuğu olurmuş,
Ama bazı izler kabuğunu hiç bırakmazmış.
Bazı sözler unutulur,
Bazı bakışlar gömülür,
Bazı insanlar geçer…
Ama bazı hikâyeler bitmez.
Bizimki gibi.

Kendi gerçeğime döndüm:
Seninle savaşamadım,
Sensiz barışamadım.
Bir şeyi öğrendim;
İnsan en çok kaçtığından yorulur.
Ben senden kaçarken
Kendime çarptım her defasında.

Bunu yazarken bile,
İtiraf gibi dökülüyor dudaklarımdan:
Bağlanmam dediğin her şeye
Kör düğüm oluyorsun demedi deme…
Hüseyin Erdinç

Hüseyin Erdinc
Kayıt Tarihi : 3.12.2025 19:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!