Kökler Ve Kurumayan Dallar

Sevim Türkoğlu
1959 - Gelecekteki geçmişimizde izimizi sürmek...
34

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Kökler Ve Kurumayan Dallar

Hey yitik ülkenin çiçekleri
söndü mü güneşe eğikliğiniz

göz yaşı da yaş akar
yetişir dolu buza dolmam

ışık hızını aşarım
düşlerime asılarak
farkımız farketmez
Tanrımız tek nasılsa

görmesek de ziyan herkese yer var
evrende gereksiz kayıp alan

yüzsüzlüğümün içkin arayışı
tütsü ahenginde labirent dalga
titrek ışık hüzme geçişinde
us şaşkın sukuneti netlik

yumuk süzgeçlerimden süzülsün
işlesin iliğime
gamze deliğinde derlensin gül

serpilmiş soyağacı
damarları su damlacıklarını içer
ıslandıkça yeşeren yaprakları
etlenir göğe yakardıkça

kuruyan dallarını budadılar atık
savruk çalı çırpı dibinde
çekiştirme köklerini
geçmişse iç içe

pastanın iç bayıcı tadı
umrum değil
çıplak ayaklarım bassın
sulasın toprağımı bildik bulutlar

kuru fasulyenin nimetlerini
herkes bilmese de olur

söyleyin annenize
zeytinyağlı dolmayı atmasın çöpe

resmeder yüzde el, dil dönmez
sözcük kıvranır bulamaz dengini
örtüşmez üstüne pörçük
başka anlamlarda yarım

dil bilmez çabanı görmez
Öğretmen kayırsa da kızını
üvey evlat kırgınlığında
bilenir uzun yol koşusu
güçlenir idmanda nefes

daya ellisine merdiveni
yaşlandıkça dur yağmura
kurumaz kalem törpüsü...


Sesil

Sevim Türkoğlu
Kayıt Tarihi : 8.10.2006 00:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sevim Türkoğlu