Koçlar Gibi Şiiri - Serdar Akkoç

--- Merhum Abdullah Buğra Koçlar kardeşimizin aziz ruhuna ---

Nerdesin ismi şahım, nerdesin iki gözüm
Ecel dağına çarpıp koptu mu kanadımız.
Nerdesin kurt balası, nerdesin çocuk yüzüm
Duyuldu mu cennetten “Koçlar” gibi adımız.

Yüzünde cennetten iz; terlememiş bıyıklar,
Analar duasında adımızı sayıklar.

Gözlerin arş-ı ala, ufka dalar gözlerin,
Önkuzu’ya Özmen’e selam salar gözlerin.

Ellerin dua dua, dua dua o eller,
Açıver ellerini tünesin ebabiller.

Dizlerin namazgahta sözlenmişler secdeyle,
Dudakların Araftan şairleşir müjdeyle.

Arzun memleket aşkı. Mesken tuttum arzunu,
Ağlanacak yer lazım; uzat bana omzunu.

Nerdesin tuğrul kuşum, nerdesin bahtı karam,
Nerdesin canlar canı, nerdesin Satuk Buğra’m.

Ashabın dolaştığı çağlara mı saklandın,
Ölümü omuzlayan dağlara mı saklandın?

Bin yıllık oruçtayız açlar gibi sevdamız,
Şehadet güvercini, Koçlar gibi sevdamız.

* * *

Melekler fısıldaşıp soruyorlar kimiz biz,
Öksüz ile öksüzüz, yetimle yetimiz biz.

Biz idik dergâhlarda ülkü ile yoğrulan,
Biz idik ölüp ölüp yeni baştan doğrulan.

Mevlana’yla Şems’tik biz, kirpik ile gözdük biz,
Kardaşlık kıyamında; öz kardeşten özdük biz.

Yedi kat ötelerde toy ederiz ansızın.
Bir sabah uyanırız dizlerinde Atsız’ın

Müjde ey Cengiz Ağam, müjdeleyin Fırat’ı
Gönülden köprü kurup geçeceğiz sıratı.

Müjde ey Serhat Beğ’im, müjde ahiri evvel,
Düğün bildik ölümü… Toy etsin yedi düvel.

Ülkümün şehitleri oturmuşlar diz dize,
Şeyda bülbülleriyle dua okuyor size.

Gönüller Ka’besine kabrimizi eştik biz
Velhasıl Koçlar gibi, Velhasıl Türkeş’tik biz.

* * *
Sorgucular aşk ile sorgular ismimizi,
Cennetin çatısına asarlar resmimizi.

Yavrulansın anneler, Abdullahlar doğursun,
Babalar evladını Buğra’m diye çağırsın.

Hançeri ellerimiz toprağını avuçlar
Üç oğlum var gardaşım…
Abdullah!... Buğra!... Koçlar…

12 Temmuz 2015